Avdagiç, “Kredi mekanizmasındaki bozulma, sadece finansman ihtiyacı bulunan işletmeleri etkilemekle kalmaz, domino etkisiyle piyasanın tüm işleyişini sekteye uğratır” dedi.

İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) temmuz ayı olağan meclis toplantısı dün gerçekleşti. Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın konuk olduğu meclis toplantısında konuşan İTO Başkanı Şekib Avdagiç, iş dünyasının başta finansman olmak bir dizi talebini dile getirdi.

Merkez Bankası’nın haziran ayında politika faizini 650 baz puan artırarak yüzde 15 seviyesine çıkardığını hatırlatan Avdagiç, faiz artışını fiyat istikrarının sağlanması ve finansal istikrarın güçlendirilmesi için önemli bulduklarını söylerken, kredi mekanizmasının yeniden sağlıklı bir şekilde işlerliğe kavuşması bakımından da önemli bir adım olarak kabul ettiklerini dile getirdi.

Faiz, kur, enflasyon üçlüsü ne kadar önemliyse üretim, istihdam ve ihracat üçlüsünün de en az o kadar önemli olduğunun altını çizen Avdagiç, “Bunun için de acilen bankacılık sektöründe kredi süreçlerinin rutine dönmesi önemli. Bunu istedik, istemeye devam ediyoruz” dedi.

“Üretim bantları yavaşlamamalı”

Parasal sıkılaştırmanın üretim bantlarını yavaşlatmaması gerektiğini vurgulayan Avdagiç, “O yüzden politika faizi seviyesi, üretim ve ticarete yönelik bir dizi tedbirle desteklenmeli. Merkez Bankası’nın kararlarının ortaya konulacak öngörülebilir, kolay anlaşılır ve eşgüdümlü bir politika seti ile desteklenmesini ve böylece reel sektörün önünün açılmasını talep etmekteyiz. Sağlıklı işleyen bir kredi mekanizması; üretimin, istihdamın ve ihracatın olmazsa olmazıdır. Sağlıklı işleyen bir kredi mekanizması, ekonomik istikrarın da temel yapı taşlarından biridir. Kredi mekanizmasındaki bozulma, sadece finansman ihtiyacı bulunan işletmeleri etkilemekle kalmaz, domino etkisiyle piyasanın tüm işleyişini sekteye uğratır” ifadelerini kullandı.

“OVP’yi bekliyoruz”

Ekonomi yönetiminin ve Merkez Bankası’nın parasal sıkılaşma adımının bu anlamda umut verici olduğunu belirten Avdagiç, “Aynı zamanda iş dünyamız, yol gösterici bir rehber olarak, açıklanacak Orta Vadeli Plan’ı bekliyor. Orta Vadeli Plan’da konulacak hedefler ve politikalar ile geleceği daha net görebileceğiz. Özellikle finansmana erişim konusunda mesajlar bekliyoruz. Sınai ve tarımsal üretile ilgili selektif olarak ve güçlü bir şekilde kredi politikası devreye girmeli. Biliyoruz ki, üretim ve ihracat olmadan ekonomik büyümeyi ve istikrarı sağlamak mümkün değildir. İnanıyoruz ki; Türkiye oyuna baştan başlamayacak, mevcut kazanımların üzerine yeni ve dengeli yapılar inşa edecektir” diye konuştu.

Haziran ayının son haftası itibariyle özel bankaların ticari kredilerinde yıllık bazda küçülme yaşandığını kaydeden Avdagiç, yapılacak düzenlemelerle, özel sektörün yeniden uygun koşullarla finansmana erişmesinin önündeki engellerin hızla kaldırılması, ekonominin yeniden potansiyel büyüme seviyesini yakalamasının da yolunu açacağına işaret etti.

“Döviz kurlarında denge gelecek”

Döviz kurlarında bir hareketlilik yaşandığını, ancak bir dengenin geleceğini dile getiren Avdagiç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu geçiş döneminde fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın hızla ortadan kaldırılması gerekiyor. Üreticinin, bugün sattığı ürünü, yarın hangi fiyattan yerine koyacağını ya da 3 ay sonra alacağı hammaddeyi hangi kur seviyesinden temin edeceğini bilmesi; enflasyon beklentilerinin kırılması ve beklenti enflasyonunun önlenmesi adına büyük önem taşıyor.”

Kaynak: ekonomim/ MERVE YİĞİTCAN