Birtakım kişilerce milletvekili ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığı görevlerindeyken Samsun'a hizmet üretmediği iddiasıyla eleştirilen Demir, konuyla ilgili detaylı açıklamalarda bulundu. Demir, "Benim büyükşehir belediyesi başkan adayı olmamı istemeyen saikleri anlayışla karşılarım. Olabilir, gönlünden başkası geçer. Ben bu konuda anlayışlı bir insanım. Burası hizmet makamı zaten. Ama hemen çok kolayca söylenen 'Samsun'a ne yaptı ki?' ifadeleri benim de kulağıma geliyor bazen. Bu soruya cevap vermeyi çok doğru bulmuyorum. Çok önemli bir seçim süreci yaşıyoruz, zamanı oraya harcamak istemiyorum. Abesle iştigal bir şey. Samsun bugün üst yapı ve alt yapı anlamında, özellikle benim ön planda siyaset yaptığım yedi milletvekili arkadaşımızla, üç dönem hizmet ederken kamu yatırımlarında nüfusuna göre Türkiye'de en fazla pay alan illerden olmuştur. Bir tek bakanlık değil, milletvekiliyken de çok etkindik. Ben Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu başkanlığı yaptım. Bu çok önemli bir komisyon. Beni o komisyona o dönem Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan getirdi. İstese beni komisyondan alabilirdi ama ikinci dönem de devam ettirdi. Komisyon başkanlığından sonra da bakan oldum. Bakan olduğumu da Bafra'ya programa giderken yolda durduğum dinlenme tesisinde televizyondan öğrendim. Sonrasında geri dönüp Ankara'ya gittim. AK Parti kuruluşundan itibaren, sayın Cumhurbaşkanımızın millete hizmet anlamında karar verdiği kriterlerini ben bilmem. Ama kişiye mahsus, etkiyle millete hizmet makamlarına bir kişiyi getirdiğine ben şahit değilim. Kaldı ki, benim komisyon başkanlığımın ilk dönemi 3 yıldı. İkinci dönem tekrar komisyon başkanlığına getirildim. Memnuniyetsiz olsaydı herhalde getirmezdi. Daha sonra aynı komisyonun ilgili olduğu bakanlığa, 60. hükümette Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'na getirdi. Orada da yaptıklarımız belli. Neler yaptım bu komisyonda? Dünyada en ileri düzeyde sistem kurmaya katkı sağlamış birisiyim. Örneğin, 'Karayolları Yük ve Yolcu Taşıma Kanunu'nu benim içinde bulunduğum çalışmayla bu ülke kazandı. İnsanların o dönemde karayolu yük ve yolcu taşımasındaki verimsizliği, düzensizliği bir hatırlayın. O kanun sayesinde bugün Türkiye'nin karayolu yük taşıma kapasitesi tüm Avrupa ülkelerinin tamamımın 2,5 katı büyüklükte. Bu düzenleme, buna ciddi manada altlık oluşturdu ve hala çok sağlıklı biçimde uygulanıyor. Bu kanunda kaç yıldır ciddi bir değişiklik yaşandığına rastladınız mı? Esnek ve güzel bir kanun olduğu için yaşanmadı. Başka bir diğer kanun da 'Elektronik Haberleşme Kanunu.' Bu da benim komisyon başkanlığım döneminde yapıldı. Sayın Binali Yıldırım o zaman bakanımızdı. Böyle bir düzenlemeye ihtiyaç vardı. Cep telefonlarına 700 ila bin lira arasında fatura geliyordu. Şimdi ne kadar ödüyor insanlar? 40-50 lira. O verimliliği sağlayan bizim bu kanunumuzdur. Dünyada bu alanda derli toplu bir kanuna sahip tek ülke biziz. Sağlıklı bir sistem kurduk, o kadar zordu ki yaptık. GSM operatörlerinden birisinin pazar payını yüzde 60'lardan yüzde 45'lere çektik. Bugün dünyada uydu haberleşmesini, geniş bant yaygın interneti en yaygın ve en ucuz kullanan ülke, Türkiye. Sistem kurma anlamında oraya gidince gördüm, oldukça iyiymişim. Şu anda uygulanan İhale Kanunu'nun omurgasını kuran benim. Bunların hepsi hizmetti ve yaptık. Yapı denetimini ben yaygınlaştırdım. Belgeli usta çalışma sistemini ben getirdim. Tapu Kadastro'daki TAKBİS projesini tamamladım ve bugün dünyada en mükemmel kuruluş. Şu anda o sistemi başka ülkelere kuruyoruz ve satıyoruz" diye konuştu.

KAVGACI DEĞİLİM, KARARLIYIM

Ankara'daki hizmetlerinde herhangi bir memnuniyetsizlik yaşatmadığını kaydeden Mustafa Demir, "Olsaydı herhalde Samsun gibi Türkiye'nin en önemli, Karadeniz'in başkentine, müthiş potansiyelleri kullanamayarak üzerini halıyla örtmüş oturan bir şehre Cumhurbaşkanımızın başkanlığındaki heyet büyükşehir belediye başkanı adayı olarak beni belirlemesi mümkün değildi. O, benim belediye başkanı olmam durumunda Samsun'da oluşacak olan durumdan memnun olmayan kesimlerin bir ifadesi. Cumhurbaşkanımızın kararını tartışmak kimin haddine. O bir dünya lideri. Türkiye'yi taşıdığı yer belli. Bugün dünyada uluslararası meseleler, Sayın Trump, Sayın Putin, Sayın Recep Tayyip Erdoğan arasında oluşturulmuyor mu? Türkiye nasıl geldi buraya? Hangi gayretlerle, hangi çalışmalarla? Biz orada yol yürüdük. Sayın Cumhurbaşkanımıza yol arkadaşlığı yapmaktan son derece mutluyum, onurluyum, gururluyum. Verilen görevleri yerine getirmiş bir insan olarak da huzurluyum. Bugün de Samsunlu hemşerilerimizin karşısına, önümüzdeki dönem beş yıl gece gündüz, sabah namazıyla birlikte mesaiye başlayarak geçmişten gelen bütün problemlere kaliteli projelerle neşter vurup, istihdamda, üretimde, refahta, mutlulukta hizmet etmek için yola çıktım. Birileri bunun yanında 'Vekillikte ne yaptı ki, başkanlıkta ne yapacak?' diyor. Samsun'a baksın, eksik ne var onu söylesin bana. Kamunun bütün kayıtları var. Biz bir ekip halinde çalıştık. Ben 'Şu yaptı, bu yaptı'ya girmedim, girmem de. Bizim üç dönem boyunca milletvekillerimizle aramızda hiçbir problem olmadı. Sayın Yusuf Ziya Yılmaz dört dönem boyunca bu şehre ciddi hizmet etti. Anlaşamadığımız çok nokta olmuştur, ama asla kavga etmedik. Birbirimize katkı sağlayacak biçimde iletişimlerimizi sürekli açık tuttuk. Ben kavgacı değilim, son derece kararlıyım. Bana kararlılık gücünü veren de ben bilen beyinlerden, emekten, tecrübeden, bilgiden son derece istifade etmeyi başaran bir insanım. Ankara'da milletvekilliği yaptığım için bunu Samsun'daki insanların bunu bilmesi mümkün olmayabilir. Ama bunu ifade etmek benim görevim. 1 milyon 313 bin insanımızın belediye hizmetleriyle ilgili her türlü önerisinden, fikrinden nasıl istifade ettiğimizi ve o fikirleri çok kolayca aldığımızı, harman yapıp yoğurup Samsun'un geleceğine katacağımızı göreceksiniz. Benim işim gücüm hizmet, negatiflikte bir işim yok. Liyakatla, samimiyetle, hakkaniyetle, adaletle hizmete odaklanan insan hangi partiden, hangi dünya görüşüne sahip insan olursa olsun benim için baş tacıdır. Ama bunların dışında yönelimleri olan, 1 milyon 313 bin insana hizmet etmekte tereddüdü olanla da asla çalışmam. Bayındırlık Bakanlığı bir daire başkanı atayacaktı. Arkadaşlar olabilecek isimlerin bir envanterini getirdiler. 10'a yakın isim vardı, üzerinde çalışarak 3'e düşürdük. Bunlardan uygun gördüğümüzü atadık. 1 hafta sonra görevlendirdiğimiz arkadaşımız benimle görüşmek istedi. Önce 'Çok teşekkür ederim atama için, biz sizi çok seviyoruz, sizden çok memnunuz' dedi. Ardından 'Ben Alevi vatandaşım, beni atamanızdan dolayı siyaseten size zarar gelebilir. Lütfen beni görevden alın' dedi. Bir tuhaf oldum. 'Evladım Alevi olunca ne oluyor insan? Bu ne biçim söz? Kim soruyor sana ne olduğunu, doğru işinin başına. Sen asıl işini iyi yapma da bak seni nasıl alıyorum oradan' dedim. Ben AK Parti'nin kurucularındanım, AK Parti'nin felsefesi, yürüdüğü yolun ve hedefin özünden birisiyim. Ama ben son derece demokrat bir insanım. Yaratılmış her insana saygılıyım. Ben insanları tasnif etmem. Her insana hesap günü benden üstte olabileceği düşüncesiyle yaklaşırım. Bunun dışında bir değerlendirmeme rastlarsanız, bu lafımı önüme getirirsiniz" diye konuştu.

SAMSUN'A ZARAR VERİYORLAR

Asla bir makama talip olmadığını, 1 milyon 313 bin vatandaşa hizmete talip olduğunu belirten Demir, "Ben bakanlık yaptım ama resmi programların dışında bakanlık aracına kırmızı plaka taktığımı gören oldu mu bu şehirde? Ya da kavşaklarda emniyet görevlilerimizi dikip, trafik kestiğimize veya kırmızı ışıkta durmadığımıza şahit olan oldu mu? Ben neyin makamına talip olacağım? Belediye başkanlığı koltuğu tozlanacak, çünkü ben Vezirköprü'de, Yakakent'te en ücra mahallelerde, Gülsan Sanayi'de, Örnek Sanayi'de olacağım. Ben nereye gittiğimi biliyorum. Kamu hizmetinde olmak başka bir şey, ben 1 milyon 313 bin insanımızın belediye yasa gereği sorumluluğunu üstleneceğim. Bütün samimiyetimle söylüyorum, yaratanın bana verdiği bütün yeteneklerimi ve tecrübelerimle, mimarlığımla, sanayiciliğimle, ticari alanda tecrübelerimle, ferasetle bütün mesaimi bu şehrin geleceği için 5 yıl boyunca sorgusuz sualsiz insanlarımıza vereceğim. Bunun karşılığı ise dünyada yok. Karşılığı sadece âlemlerin Rabbinden beklemek lazım. 'Vekillikte ne yaptı?' diyen kardeşlerimizi yadırgamıyorum. Herkesin kendine göre bir gerekçesi vardır. Ben yaptığım çalışmaları Allah rızası için yaptım. Bana 'Ne yaptı?' diyenlere cevap vermek durumundayım. Yoksa yaptığımı anlatmak için değil. Ama şimdi söylüyorum, Allah aşkına üç arterde duble yolları, şehir geçişleriyle beraber ben bakan olduğumda bitmişti. Havza yolunun inşaatı devam ediyordu. İlçelerimizde hastaneler yaptırdık. Havaalanı kargo tesislerini kim yaptırdı? Fuar alanının yerini kim aldı, kim yaptırdı? Barajlar, kıyı yapıları, sulama projeleri. Okullar, adliye yapıları. Samsun Adliye Sarayı kaç sene önce yapıldı? İl Emniyet Müdürlüğü, SGK binası için Beşir Atalay'a program yaptırdık. Biz bunlar için koşturduk. KÖYDES projesi kapsamında Samsun beş yıl peş peşe ilk dört şehir arasında oldu. Şehrine hizmet eden insan için 'Ne yaptı ki?' ifadesi adaba ters. Burada manipülasyon var. Bu doğru ve hakkaniyetli bir yaklaşım değil. Başka şehirde bunu göremezsiniz. Bunları söyleyen insanlar aslında Samsun'a zarar veriyorlar" ifadelerini kullandı.

ASIL ONLAR SAMSUNLU DEĞİL

Samsunlu olup olmamasıyla ilgili yapılan tartışmalara değinen Demir, "Bu çağda, Türkiye'nin kurtuluşuna ilk adımlık yapan bir şehirde eğer bunu soran bir vatandaşımız varsa, o Samsunlu değildir. Bunu iddia ediyorum. Samsun'da yaşayan, Samsun'da yerleşmiş bir insana eğer Samsunlulukla, Samsunsuzlukla ifade eden bir arkadaşımız varsa o Samsunluluğunu sorgulasın. Beni değil. Ben tabii ki Samsunluyum. 1977'den bu yana ailem burada. 1984'te askerlik bittikten sonra çoluk çocuğumla geldim, onları ailemin yanına bıraktım okulu bitirdim. Atakum bölgesine elli tane irili ufaklı bina yaptım. Atakum'un ilk kurucu belde belediyesinde beş yıl meclis üyeliği yaptım. MÜSİAD Samsun Şubesi'nin kurucuları arasındayım. AK Parti Samsun kurucu il başkanlığı yaptım. Ben bunları yaparken neredeydi diğerleri? İnsanlarımız partimize üye olmakta zorlanıyorlardı, üye yapamıyorduk. Zor günlerdi. Daha sonra milletvekilliği ve bakanlıkla bu şehre hizmet ettim. Görevlerimden sonra tekrar Samsun'a geri geldim. Oradaki dükkanlarımı da sattım, kredi de kullandım. Şu anda bütün işleri oğlum yürütüyor. Türkiye'de acaba üç dönem milletvekilliği yapıp, tekrar geri şehrine yerleşip, oturup gönül rahatlığıyla vatandaş olarak oturan kaç insan var? Ben Samsun'da mutluyum. Samsun'un özüyüm. Samsun'a en çok hizmeti geçmiş evlatlarından birisiyim. Merak ediyorum Samsunlu olma kriteri nasıl bir şey? Bunu ifade etmek, böyle bir şehirde Samsun'a yapılan çok büyük bir kötülük. Burası Karadeniz'in merkezi, Türkiye'nin de merkez kentlerinden bir tanesi. Burada bir tek Türkiye'den değil Ortadoğu'dan, Afrika'dan, Avrupa'dan insanlar yaşıyor. Bu şehrin, bu şehre hizmet edecek insanlarını desteklemesi lazım. Şimdi biz seçim sathındayız. Cumhur İttifakı'nın adayı benim. Bir tek ittifaka gönül verenlerin değil, 900 bine yakın seçmenimizin oyuna talibim. Önümüzdeki beş yıl, gece gündüz çalışmak ve Samsun'un hemen hemen her alanında asgari mutluluğu temin edecek şekilde, tüm Samsunluların da fikir ve önerilerini icratlarımıza katarak hizmet etmek için geliyorum. Bu görevi yapma kapasitem var veya yok konusunda eleştiri olabilir. Eğer gerçekten yoksa da o makama gelmeyeyim. Zaten diğer siyasi partiler adaylarını açıklayacaklar, burada gerçek bir değerlendirme yapılmasını ben de arzu ederim. Bunun da önünü açma konusunda elimden geleni yaparım. Lakin, manipülasyonla benim yetkiyi almamdan dolayı ortaya çıkacak olan Samsun'daki bir kısım çıkar gruplarının, hedeflerine, beklentilerine halel gelecekse o tezviratlara devam etsinler. Biz de bunu Samsun halkıyla paylaşarak 31 martta çok iyi bir neticeyle, Cumhurbaşkanımızın aday tanıtımındaki ifadeyle ikinci yüzyıla Allah'ın izniyle Samsun'un şahlanışının başlangıcına damga vuracağız" diye konuştu.

ÇOK HEYECANLIYIM

"Samsun'da belediye başkanlığı hizmeti yapacak olmak, benim için, şehrim için çok hayırlı gelişmelere neden olacak" diyen Demir, "17 yıl şehrin siyasetinde ön planda hizmet etmiş bir Samsunlu olarak, parlamento kanadından hizmet yaparken 'şurada şu olsa' dediğim şeylerin ardından yaradan böyle bir adaylık nasip etti. İnanın, adaylık açıklandıktan sonra ilk defa Havza'ya girdiğim anda, teşkilatlarımızla kucaklaşınca bütün hücrelerimde heyecanı yaşadım. Özlemişim. Hizmet etmek bambaşka bir şey çünkü. Günlerimiz o kadar dolu geçecek ki, attığımız her adımın, gerçekleştirdiğimiz her projenin Samsun'da nelere sebebiyet vereceğini bizzat beynimde ve duygu dünyamda yaşadığım için, heyecanı müthiş biçimde hissediyorum. Bunu da seçim çalışmalarında halkımıza yansıtmaya gayret ediyoruz. Seçimden çok iyi bir neticeyle çıkmayı hedefliyorum. Samsunlu hemşerilerimden bunu Samsun'un ve Türkiye'nin geleceği için istiyorum" sözlerini kaydetti.

PROJE LANSMANI 15 ŞUBAT

Başkan seçilmesi durumunda belediye bütçesi ve yatırımları nasıl kullanacağıyla alakalı bilgiler veren Demir, "Şu anda belediyenin SASKİ ile beraber bütçesi 1 milyar 400 milyon TL. Önümüzdeki 5 yıllık bütçemizin toplamı 2 milyar TL civarında olacağını hesaplıyoruz. Yani 5 yılda 10 milyar TL. 5 milyar TL'si personel gideri, bir kısım cari yatırımların dışındaki harcamalar, bir kısım hizmet sektöründe harcanacaklar. Kalan 5 milyar TL'yi de yatırıma kullanacağız. Yatırımdan kastımız, proje yatırımları. Kırsaldaki mahallelerimize alt yapı, otopark ve ulaşım sorunlarının çözümüne ve yeni yapacak olduğumuz yatırımlara. Bunlarla ilgili proje tanıtımımızı 15 şubatta yapacağız. 100'ün üzerinde proje demetimiz var. Turizmde, kültürde, sanayide, sanatta, sporda çok ciddi yatırımlara imza atacağız. İlçelerde de ciddi yatırımlarımız olacak. 5 milyar TL diyoruz ama bunun 6,5 milyar TL'yi bulma ihtimali yüksek. Umduğumuzdan fazla proje ilave edebileceğimizi hesaplıyoruz. Bu bizim işimiz" dedi.

MHP İLE AYRI GAYRIMIZ YOK

Mustafa Demir, Cumhur İttifakı'nın gerekliliğinin beka meselesi olduğunu ifade ederek, "Birikimimizle, bu konuda verecek olduğumuz katkıyla ittifak ruhunu ve bunun gerekliliğinin hem seçimdeki başarıya yansıması, seçimden sonra da üretime ve hizmete yansıması konusunda kendimizi sorumlu görüyoruz. Açıklanan adaylarımızla ilgili kamuoyundan oldukça olumlu geri dönüşler alıyoruz. Ben bizim partimizden hem de MHP'den aday olan arkadaşlar bilinen, toplum tarafından sevilen, ittifakın rahatlıkla maksimum düzeyde netice alabilecek olduğu adaylar. Bu konuda da arkadaşlar çalışmalarına hızlı biçimde başladılar. Karşılıklı ziyaretleşmeler oldu. Hakikatten bir yol arkadaşlığı, güçlü bir birliktelikle hedefe güç birliği yaparak Samsun'da iyi bir neticeye ulaşacağız. Ayrı gayrımız yok. Seçim sathında da, seçimi kazandıktan sonra da belediye icraatlarında MHP ile beraber çalışacağız. Bunun buradan garantisini veriyorum. Belediye yönetimi de birlikte olacak" sözlerini kaydetti.

BÖLGEYİ SAMSUN KALKINDIRACAK

Mustafa Demir, Samsun'un Karadeniz'in merkezi, Türkiye'nin kuzeydeki en önemli şehri olduğunu ifade ederek, "Yaratanın büyük nimetlerle donattığı bir şehir. Biz bu şehrin insanlarıyız. Bundan dolayı bizim sorumluluklarımız var. Bölgenin de lokomotifliğini üstlenerek şehrimizi her alanda kalkındırmalıyız, kaldı ki bu zamana dek bunun sağlanamadığını göstergelerden anlıyoruz, bu konuda çok ciddi çalışma yapacağız. Samsun'un kalkınmasından oluşan sinerji ve güçle, bölgeyi de kalkındıracağız. Burada çok önemli bir şey var, ülkemizin kalkınmasına en çok katkı sağlayacak olan bölge Karadeniz Bölgesi olacak. Bunun önderliğini de Samsun yapacak. Biz tüm projelerimizde de bunu gözeteceğiz. Şehrimize etkin ve verimli hizmet edeceğiz. Çok avantajlarımız var. Hem milletvekillerimizin kalitesi hem de Cumhurbaşkanımızın Samsun'a verdiği özel önem, hem de vatandaşlarımız bize verdiği destek bir fırsat. Bu önümüzdeki dönemin verimli geçeceğini gösteriyor. Bu fırsatı değerlendirmeliyiz. Buna siyasi parti seçimi olan bakmasın vatandaşımız. Bu bir hizmet seferberliği olacak. Bize bu gücü vermelerini talep ediyorum. Beğenmezlerse beş yıl sonra gereğini yaparlar zaten"

O ŞİRKET BENİM DEĞİL

Kendisine ait şirketin konkordato istediğine dair iddialara cevap veren Demir, şunları söyledi: O şirket benim değil, aile şirketi de değil. Ağabeyime ait bir şirket. İstanbul'da imalat yapıyor. Bildiğim kadarıyla epey bir döviz borcu vardı. Dövizin artma esnasında, ödeme güçlüğü yaşama durumuna düştü. Konkordato ilan etti, kabul edildi. Şu anda üretimine devam ediyor. Bayağı bir mesafe kat ediyor. Sanırım ödemelerini yapılandırdılar. Benimle hiçbir bağı yok, baştan beri de hiç olmadı. Ben mimarlık öğrencisiyken babam ve ben fabrika kurmuştuk. Ağabeyim memurdu, onu da yanımıza aldık. Ben okulu bitirince babam, burada mülk aldı ve Samsun'a geldik. Ağabeyim de İstanbul'a gitti. Ticari bağımız 1980'li yıllarda bitti. Onu bile benim adaylığım vesilesiyle siyasi dezenformasyon olarak kullanmalarını da Samsunlu kardeşlerimin takdirlerine sunuyorum."

BU YAŞTAN SONRA ESTETİK OLAMAM

Bazen insanların sert bir görünüşe sahip olduğu konusunda eleştirilerde bulunduğunu ifade eden Demir, "Göründüğüm gibi olmadığımı konuşunca, tanıyınca anlıyorlar hemen. Ama duruşum bu. Seçim çalışmaları için fotoğraf çekiyoruz. Arkadaşlar 'Gül' diyorlar. Gülüyorum, kahkaha atıyorum zannediyorum. Çekilen fotoğrafa bakıyorum, daha yeni gülümsemeye başlamışım. Buna da yapacak bir şeyim yok, bu yaştan sonra da estetik ameliyatı yaptıramam. Sanıyorum çok küçük yaştan bu yana çalışıyor olmanın etkisi olabilir. Ortaokuldayken bakırcı ustası olmuştum. Babamın bütün imalatlarını ben yapıyordum. Çocukluğumu mu yaşayamadım, irsi mi onu ben bilmiyorum. Aslında hiç sert, kavgacı bir yapım yok. Çalışmayı seviyorum, işimde disiplinliyim. Kamu alanında kendi hayatımda olmadığım kadar disiplinliyim. Çünkü emanet edilen bir iş, bütün hücrelerimle onu yaşıyorum. Bunu da milletvekilliği döneminde gördüm. Şu an devam eden işleri oğlum yürütüyor. İstanbul'da belediye başkanlığı adaylığım açıklandığı günden itibaren, oğlumun yürüttüğü iş hayatına yarım saat dahi vakit ayırmadım. Bunu da yapmam, çünkü ben artık kamusal alana geçtim. Artık bitti. Oğlum ne yapıyorsa yapar. İyi de yapsa kendisine, kötü de yapsa kendisine. Ben 1 milyon 313 bin insanımıza hizmet için seçim çalışmasındayım" ifadelerini kullandı.

CUMHURBAŞKANIN'NDAN SANAYİ ALANI SÖZÜ

Samsun'un sanayisinin durumunu ve hedeflerini değerlendiren Demir, "Antep'in yıllık ihracatı 8 milyar dolar civarında. Bizimki yıllık 600 milyon dolar. Bu sayı 36 milyon dolardan geldi. Ben hayata sanayicilikle başladım. Sanayicilikte üretmedikçe değeri olmayan bir yatırım. Sanayi yatırımı yapacak olan insanları teşvik etmek lazım. Uygun hatta bedelsiz arsa temin etmek lazım. Çünkü istihdam yaratacak, makinelere yatıracak. Arsa üretiminden başlayarak, ihtiyaç duyduğunda kamuyu ve yerel yönetimleri yanında görmezse olmaz. O yardımı gördüğü yere gider. Samsun'dan da gidenler olmadı mı? Başka yerde yatırımı olan sanayiciyi de Samsun'a çekeceğiz, bunu yazın bir kenara. Sanayicinin yanında olacağız. Alt yapısını yapacağız. Aday tanıtım toplantısı için Cumhurbaşkanımız Samsun'a geldiğinde görüştük. Tersanenin arkasında bulunan TİGEM'e ait tarıma 2 bin dönümlük elverişsiz alana, tersanenin geri planındaki alanı da ilave edeceğiz 3 bin 500 dönüme yakın yeni bir organize sanayi bölgesi oluşturacağız. Sözünü aldık. Katma değeri ve istihdam kapasitesi yüksek sanayiye bu alanları tahsis edeceğiz. Şu anda 4 milyar TL'lik yatırım bekliyor. Kavak OSB şu anda doldu. 10 bin dönüme çıktı, biz 20 bin dönüme çıkaracağız ve Kuzey Anadolu'nun en önemli sanayi merkezi olacak. Kavak-Havza bölgesinde 250 bin nüfuslu yeni bir şehrin doğduğunu adım adım izleyeceğiz. 3 bin 500 dönümlük alanı ürettikten sonra 2020 yılında da 5 bin dönümlük başka bir alan daha üreteceğiz. Şu andaki sanayi alanlarımızın 6 katına ulaşacağız. 5 yıl bitmeden de tahsislerini tamamlayacağız" diye konuştu.

ÜRETİME DESTEK

Belediye çalışmalarının Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemi'ni destekleyecek biçimde olacağını belirten Demir, "Örneğin sağlık ve eğitim alanında projeler geliştireceğiz. Bunlar merkezi hükümetin yetkisinde. Cumhurbaşkanımıza projeleri sunacağız, onun da onayı ve talimatlarıyla bir pilot uygulamaya geçmeyi planlıyoruz. Samsun çok önemli tarımsal üretim potansiyeline sahip. Son dönemde Vezirköprü ve keneviri konuşuyoruz. Oradaki potansiyel, şu anda Samsun'un ekonomisine eşdeğer. Bunun takipçisi olacağız. Samsun'un örtü artı üreticilikte mesafe alması lazımdı. Biz bunu da destekleyeceğiz. Özellikle hibeler ve teşvikler konusunda ciddi çalışacağız. Belediye üreten insanlara her zaman destek olacak. Samsun birçok üründe iyi bir konumda. Ama bizim zirai ve tarımsal üretime dayalı sanayimiz yok. Olabilir mi bu? Pek çok ilde var, Samsun'da yok. Oradan buraya geliyor, konteyner ile naklediliyor. Buna birisinin el atması lazım. Buna biz ciddi anlamda destek olacağız. Hem üretime hem de ona dayalı sanayisinin gelişmesi için arayışlarda olacağız. İşi iş yapmaz, insan yapar. İnsan potansiyelimizde, bilgi üretimimizde, girişimcilik ruhumuzda eksiklik yok. Önemli firmalarımız var. İnsanlara destek olacağız" dedi.

GENÇLERLE YÖNETECEĞİZ

AK Parti Genel Merkezi'nin açıkladığı hedefin 'Gönül Belediyeciliği' olduğunu söyleyen Demir, "Bu geniş bir kavram. Bu kavramın altına her hizmeti yerleştirebilirsiniz. Yaptığınız her işte, hizmet verdiğiniz insanın gönlünü, takdirini, beğenisini, güvenini kazanmak çok önemli. Bu yüzden projeler doğru ve vizyoner olacak. Herkesi kapsayacak. Biz bir kısım kararlarımızda ve projelerimizde halk oylaması yapacağız. İşte gönül belediyeciliğinin ta kendisi. 'Ben yaptım oldu' anlayışı bizde olmayacak. Ben çalışırken herkesin fikrinden istifade etmeyi ömrümce ilke edindim. Çok güzel şeyler ortaya çıkıyor. Birçok alanda bize fikir veren insanların da projeleri için çalışacağız. Gençlerle çok iyi iletişim kuruyorum. Belediyede gençlik bürosu kuracağız ve meclis kararıyla tüzük oluşturacağız. Cinsiyet dengesini de kurarak her mahalleden bir genci alacağız ve birer yıl görev yapacaklar. İlçelerde de yönetimleri olacak. Belediyeyi hem denetleyecekler hem de öneri sunacaklar. Gençlerle beraber Samsun Büyükşehir Belediyesini denetleyeceğiz, yöneteceğiz. Tuttukları rapor, aldıkları karar beni bağlayıcı olacak" ifadelerini kullandı.

EN ÇOK TALEP İSTİHDAM

Demir, 2 aydır ilçe ilçe mahalle mahalle dolaştığını ifade ederek, "İnsanlar en çok istihdam konusunda yardım istiyor. Bir de minibüslerin şehre ulaşmasıyla ilgili ciddi problem yaşıyorlar. Samsun'a eski Bafra garajının oraya bir terminal yapacağız. İki katlı olacak. Bir gelen yolcu, bir de giden yolcu. Bütün ilçelerden ve mahallelerden gelen minibüs, otobüs trafiği yolcuyu orada alıp bırakacak. Dolayısıyla Yakakent'ten gelen insan orada inecek, Hasköy'e giden minibüse oradan binecek. Şehir içi ticaretinin de canlandığını da göreceksiniz. Eski Samsun Fuarı'nı da inşa edeceğiz. Dışarıdan, içeriden müthiş bir hareketlilik olacak" diye konuştu.

SPOR VE SANAT GÜÇ KAZANACAK

Samsunspor hakkında da açıklamalarda bulunan Demir, "Samsunspor süper lige benim bakan olduğum dönemde çıktı. Sayın Tutu kulüp başkanıydı. Ne kadar emek verdiğimizi onlar ifade etsinler. Samsunpor Türkiye'de Samsun'a yaraşır marka. Bu konuyla ilgili laf söyleyip, bir şey yapmayanlardan değilim ben. 20 ocakta yaşanan elim kazanın gereğini yerine getireceğiz. Türkiye'de en mükemmel alt yapıya ulaştıracak arazi teminini yapıp vereceğiz. Sayın Uyanık'ı ziyaret ettik, konuştuk. 'Bize arazi verin, tesisi yapacağız' dediler. Seçimden sonra, 2019 içerisinde Samsunspor'a alanı teslim edeceğiz. Her türlü desteğe hazırız ama bunu belediye imkanlarıyla yapmayacağız. Biz aynı zamanda tüm ilçelerimiz futbol ve diğer spor alanlarıyla ilgili yatırım ve projeler gerçekleştireceğiz. Amatör spor kulüpleri güç kazanacak. Yaşar Doğu'nun ve diğer şampiyonlarımızın anısına Kırkpınar'dan da farklı güreş müsabakaları olacak. Sadece spor da değil. Samsun'da bir sinema festivali düzenleyeceğiz. Yüksek katılımlı, en ciddi festivallerden birisini yapacağız" dedi.

ULAŞIM PROBLEMİ ÇÖZÜLECEK

Samsun'un ulaşımının geçmişte hiç planlanmamış olduğunu kaydeden Demir, "Bu çok ciddi bir konu. Alternatif çalışmalarımız olacak. Yusuf Ziya beyin ifade ettiği, Cağaloğlu Bulvarı'nın önünden giren tünelle ilgili ön çalışma yapmışlar. Onu şu anda çalışma kapsamına almıyorum çünkü o çok ciddi bir çalışma. Özellikle sahildeki trafiği alacak olan, Belediyeevlerinden geçen çevre yoluna kadar gidecek olan, şehir içinden en az iki yerden giriş çıkışın olduğu, üç gidiş-üç geliş dediğimiz tünellerle yapılacak olan bir projeye öncelik vereceğiz. O yapılabilirse, Samsun'un ulaşım problemi çözülecek. Raylı sistemin güzergahını yeniden gözden geçirmek gerekebilir. Yol kenarlarındaki yapı dokularının kamulaştırılması gerekebilir. Baruthane'den geçen sistemi yeniden projelendirip yapmak gerekecek muhtemelen. Ankara'ya giden yoldaki yapıların kamulaştırılması gerekebilir" sözlerini kaydetti.