DOĞU Karadeniz Projesi (DOKAP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Ekrem Yüce, 10 üniversiteyle birlikte bilgi ve teknoloji transferi konusunda çalışma yürüttüklerini açıkladı, "Sivillerle ve üniversitelerimizle işbirliği konusunda çalışmalarımızı biraz daha artırarak, hem tarım hem sanayi sektöründe çok daha başarılı çalışmalar planlıyoruz” dedi.

Yüce, geçtiğimiz ay DOKAP Bölgesi Üniversiteler Birliği (ÜNİ-DOKAP) dönem başkanlığını devralan Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektör Yardımcısı Profesör Doktor Vedat Ceyhan ve birliğin genel sekreteri Profesör Doktor Yusuf Demir ile bir araya geldi. ÜNİ-DOKAP olarak 2018 yılı içinde yapılacak çalışmaların görüşüldüğü toplantının ardından konuşan DOKAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Ekrem Yüce, bilimin önemine dikkat çekti.Geçtiğimiz asırlarda ülkelerin hakimiyetinin ve gücünün çok farklı kazanımlarla gündemde olduğunu bugün ise çok farklı kazanımlarla gündeme geldiğini söyleyen Yüce, “Mesela dün, yani birinci dünyada cesamet, güç, toprak ve nüfus varlığıyla söz konusu idi. İmparatorluklar dünya üzerindeki hakimiyetini bunlarla ifade ediyorlardı. Çin, Bizans, Osmanlı imparatorluğu gibi. Bu alt katmanda toprak ağalıklarına kadar iniyordu, bunun yanında da ağalıklar yanında çalışanlar gündeme geliyordu. Bu dönem bitti” dedi.

Sonra ikinci dönemin başladığını belirten Yüce, şöyle devam etti:

“Slogan vari hakimiyetler ve bir takım ideolojilerle ilgili hakimiyetler oldu. Mesela komünizm ve bunun alt versiyonları sosyalizm gibi isimler çerçevesinde değişik ülkelerde bu ‘izm’lerli hakimiyetler söz konusu oldu. Komünizm ve kapitalizm çatısı ve işbirliği altındaki ülkelerin hakimiyeti de tamamlandı. Bu dönem de sona erdi. Bu dönemden sonra hakimiyetin temeli ne toprağa bağlı ne insan varlığına bağlı ne ‘izm’lere bağlı olmayan bir hakimiyet unsuru ortaya çıktı. Bu da data bilgisi. Data bilgisine sahip olan milletler ve ülkeler bugün dünyadaki güce sahip oldu. Yani bilimle ilim güç oldu. Bilim her şeyin önüne geçti. Data bilgisi her şeyin önünde şu anda. Data bilgisine sahip olanlar hakimiyetini sürdürmekte. Data bilgisine sahip olan ülkelerin ürünlerini herkes kullanıyor. Cep telefonu birkaç ülkede üretilmesine rağmen bütün dünyada kullanılıyor. Yani bir teknolojik hakimiyet var. Teknolojiye hakim olanlar artık dünyada hakim konumundalar”

Yüce, ÜNİ-DOKAP olarak bu başlıklarla bildiğimiz bilgileri uygulamaya koyduğumuz zaman ne tür çalışmalar yapmamızın hem bölgemize hem ülkemize hem dünya insanlığına ne tür katkılar sağlayacağımızın planlarını yapmaktayız” diyerek şöyle devam etti:

"Bunula ilgili kalkınmanın ve müreffeh olmada olmazsa olmaz üç planı öne çıkarıyoruz. O şemsiyemizdir bizim. Onlardan bir tanesi bilimdir. İlim ve bilim yoksa ne kalkınma olur ne müreffeh bir sistemi oluşturabilirsiniz. İlim bu işin temelidir. İlim tek başına yeterli değildir. Onu destekleyen ve ona güç veren ana köprü kamudur. Eğer siz kamu ile ilim yuvalarını entegre edemiyorsanız eksikliğiniz devam ediyor demektir. Bu da yeterli değil. O zaman üçüncü sütuna ihtiyaç vardır. O da müteşebbistir. Müteşebbis yoksa kamu ile ilimin işbirliği fazla bir fonksiyon icra etmemektedir. Hem kalkınmanın hem müreffeh olmanın hem ileri teknolojiyi yakalamanın aynı zamanda kendi içinde bütün dünya ülkeleri arasında sıyrılmanın temeli üç ana sütunda bir araya gelmektedir. Bu işin kuluçkası da üniversitelerdir.Biz ÜNİDOKAP olarak bu üç temel çerçeve üzerinde çalışmalarımızı 2018 yılında bir önceki yıldan daha da ileri adım atarak çalışmayı hedefliyoruz. 10 üniversiteyle birlikte bilgi ve teknoloji transferi konusunda sivillerle ve üniversitelerimizle işbirliği konusunda çalışmalarımızı biraz daha artırarak hem tarım hem sanayi sektöründe çok daha başarılı çalışmaları planlıyoruz ve bunu da başlattık. Böylece 2018 yılının daha verimli gececiğine inanıyoruz.”

ÜNİ-DOKAP Genel Sekreteri Profesör Doktor Yusuf Demir de birliği kurumsal bir kimliğe büründürme hedeflerinin olduğuna işaret ederek, “Bölgedeki üniversitelerin hazırladığı projeleri aktif hale geçirmeyi uygulama yılı olarak düşünüyoruz. Çünkü geçtiğimiz yıl üniversitelerin beraber hazırladıkları 12 proje Kalkınma Bakanlığı tarafından onaylandı. Onları uygulamaya geçireceğiz. Dünyadaki üniversiteler arasında vizyon oluşturulması olarak görüyoruz. Ayrıca bunları da bir katma değere dönüştürmemiz lazım. Öyle bir yıl olarak görüyoruz bu yılı. Bir örnek ve farkındalık oluşturmak istiyoruz. Ürettiğimiz bilgileri bir birlik olduğumuzu halka göstermek için bunun alt yapısını oluşturmak istiyoruz. Bundan sonraki yıllarda da bütün üniversitelerimiz bu kimliği devam ettirecekler ve bunu bir hizmet yarışına dönüştürerek ülkenin ve milletin hizmetine dönüştürdüğü bir yarış haline getirmeyi planlıyoruz.” ifadelerini kullandı.