Dolar/TL ve euro/TL, yükselişini sürdürürken TL varlıklarda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın düşük faizle ihracat, üretim istihdam odaklı politikalara devam edeceklerini açıklaması fiyatlanıyor. Dolar/TL, geçen ay başlayan ve TL'de yüzde 10 değer kaybı ile sonuçlanan sert yükseliş ardından 16.5 etrafında birkaç gün sakin seyir izledikten sonra yeniden yükselişe geçti.

Önceki gün 16,60'ın üzerine çıkan dolar/TL, dün de 20 Mayıs 2021 sonrası gördüğü en yüksek seviyeleri 16,75'in üzerine taşıdı. Benzer grafiklerle hareket eden euro/TL'de 17,98'e kadar tırmandı.

Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, güne yüzde 0,07 artışla 2.650 puan ile yatay başladıktan sonra endeks 2,630 puanlara doğru çekildi. Gün ortası itibarıyla işlemler yüzde 0,5 civarı kayıpla sürdürülüyor.

Gram altın 997 lirayı gördü

Yurt içinde altın fiyatları dolar kurundaki yükselişin etkisiyle 20 Aralık sonrası en yüksek seviyeye çıktı. Gram altın bugün 997 TL’yi gördü, bu seviye 2022 yılının en yükseği olurken tarihi rekor sonrası da görülen zirve oldu. çeyrek altın 1.640 TL’den cumhuriyet altını ise 6.540 TL seviyesinde..

Küresel piyasalarda spot altın ise dün gerilediği 1.840 dolar seviyelerinden yeniden 1.850 dolara doğru toparlanma çabasında.  

CDS'ler 14 yılın zirvesinde

Beş yıllık Türkiye devlet tahvillerini temerrüde karşı sigortalayan CDS, 740 baz puana çıkarakEkim 2008’den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. CDS kontratında iki günlük yükseliş 25 baz puanı buldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ne demişti?

"Kimse bizden şunu beklemesin, bu iktidar faizi artırmayacaktır, tam aksine biz faizi düşürmeye devam edeceğiz" diyen Erdoğan faizi düşürmekten bahsetmesinin nedenini ise şöyle açıkladı:

"Bu ülkede yatırımcı birinci derecede kamu bankalarıyla, dahil olursa özel sektör bankalarıyla da, düşük faizle sağladığı kredi ile ne yapsın, yatırıma girsin. Mevcut yatırımlarını daha da geliştirsin ve genişletsin, bununla istihdam sağlayalım, bununla üretimi artıralım, bununla ihracatı daha da artıralım ve bununla büyümeyi sağlayalım."

Erdoğan yönetiminin uyguladığı ekonomi tercihleri düşük faiz ile ihracat odaklı bir üretim canlılığı hedeflenirken böylece kalıcı cari fazla veren bir ekonomik yapı öngörülüyor. Ancak küresel petrol, emtia, gıda fiyatlarında savaş kaynaklı sert yükselişler, Türkiye'nin cari fazla vermesine imkan tanımayacak boyuta ulaştı.

Ekonomistlerin bu yıl için cari açık beklentisi 40 milyar dolara yaklaştı ve her geçen gün yukarı revize ediliyor. Bu da politikanın temelini oluşturan ekonominin döviz fazlası verecek hale bu yıl gelemeyeceğini ve döviz ihtiyacının devam ettiğini gösteriyor. Bu gelişmeler, düşük rezervler kaynaklı endişeleri piyasalarda her zaman canlı tutuyor.

Bir diğer taraftan bu politikalar TL'deki değer kaybı ve büyüyen enflasyon sorunu beraberinde getiriyor. Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati yılsonunda enflasyonu %50 altında görürken piyasa beklentisi TÜFE'nin %90'a yaklaştıktan sonra yılsonunda ancak %63.5'e gerileyeceği yönünde. Reuters anketlerinde her ay beklentiler daha da yukarı revize ediliyor.

Hazine ihaleleri devam ediyor

Hazine'nin 6 ve 10 yıl vadeli tahvil ihaleleri de takip edilecek. TCMB'nin geçen hafta yayımladığı PPK özetlerinde de mesajını verdiği teminat, likidite, makroihtiyati tedbirlerden bir kısmı dün açıklandı. Sistem TL cinsi varlıkların teminat sistemindeki ağırlığını artırıcı yönde oldu.

Öte yandan NATO kapsamındaki gelişmeler, Türkiye'nin Batı ile ilişkileri, Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin gelişmeler, Lavrov ziyareti, Suudi Arabistan yöneticilerinin muhtemel Türkiye ziyareti, ek göstergenin bütçeye etkisi takip edilecek.