55 ülkede faaliyet gösteren ve dünyanın en büyük çikolata üreticilerinden biri olan Ferrero, Değerli Tarım Uygulamaları ile verimliliği ve kaliteyi arttırmayı hedefliyor. Asıl amaçlarının tarım reformuna katkıda bulunmak olduğunu söyleyen Ferrero Fındık Genel Müdürü Bamsı Akın, “ Üretimde kalite ve verimliliği artırarak dünya fındık piyasasında Türkiye’yi daha rekabetçi hale getirmek istiyoruz. Gelecek 10-15 yılda Türkiye’nin fındıktaki yerini dolduracak hiçbir ülke yok. Fakat önemli olan, Türkiye’nin uluslararası alandaki fındık talebine uyumlu hareket etmesi. Gıda sektörünün talebi sadece ürün, kalite ve miktardan ibaret değil. Değer zincirinin iyi tarım, iyi üretim, etik değerleri ve çevre bilincini gözeten iyi sosyal uygulamalarla bir bütün halinde değerlendirilmesi gerekiyor.

Fındık bahçesinde 120 gün çalışmak gerekiyor

Tarımda mekanizasyon önemli diyen Akın, “Dünyada fındığı olan talep her geçen gün artıyor ancak Türkiye fındık üretimi buna paralel artmıyor. Tarımda mekanizasyon önemli. Verim almak için fındık bahçesinde asgari 120 gün çalışmak gerekirken Türkiye’de bu süre maalesef ortalama 40-65 günü geçmiyor. Ayrıca sulama konusu da önemli.  Damla sulamayla yüzde 30 ila yüzde 70 arasında verim ve kalite arttırmak mümkün. Damla Sulama, dekar başına 1.500- 2000 TL’lik bir yatırım fındık üretiminde ciddi farklılıklar yaratıyor. Üstelik yatırım 3 yıl içinde yapılan bu yatırımı çiftçiye elde ettiği kazançla çıkartıyor.” diye konuştu.

150 milyon TL hedef

2019 yılı içinde 150 milyon TL’lik hedef koyduklarını dile getiren Akın, “Ferrero Fındık olarak yüksek bir yatırım hedefi koyduk. Bu yatırımlar Ferrero Değerli Tarım Uygulamaları Programı kapsamında fındık çiftçilerine yönelik eğitim ve teknik desteklerle üretim ve lojistik tesislerimizde devam eden genel altyapı çalışmalarıyla dönüşüm ve lojistik geliştirme çalışmalarını kapsıyor.” ifadelerini kullandı.

Sadece tarım değil sosyal anlamda da birçok uygulama mevcut

Ferrero’nun üstlendiği sosyal sorumluluk projelerine değinen Akın, “Değerli Tarım uygulamalarımız sadece tarımsal uygulamalarla kısıtlı değil. Pek çok sosyal uygulamalarımız da mevcut. Tuvana Okuma İstekli Çocuk Eğitim Vakfı(TOÇEV) ile birlikte başlattığımız, ‘’Bugün Benim, Gelecek Benim’’ projesiyle bölgedeki çocuk ve gençleri kendi hakları ve meslek tercihleri konusunda bilinçlendirmek ve bölge gelişimine katkıda bulunmak amacıyla yola çıktık. Alternatif Yaşam Derneği (AYDER) ile düzenlenen Kızlar Atakta kampında çiftçi genç kızlarımızı ağırlayarak zihinsel ve fiziksel aktivitelerini artırarak sosyal dönüşümlerine destek olduk. 28 genç kızımızı programa dahil ettik. 2019 yılında 47 genç kıza daha ulaşmayı hedefliyoruz. Sürdürülebilir tarıma katkı sağlamak amacıyla düzenlediğimiz zirai ve sosyal eğitimleri, kadın çiftçi ve işçilerimizin taleplerine göre özel olarak planladık. Eğitimlerimizle 8 bin 300 kadına ulaştık. Karadeniz Bölgesi’nde fındık tarımına iş gücü sağlayan ve tarım aracı belgesine sahip olmayan tarım aracılarına ulaşılması ve belgelendirilmesi amacıyla çeşitli eğitimler verdik. Ayrıca, Değerli Tarım Uygulamaları kapsamında her yıl olduğu gibi bu yılda Ordu, Giresun, Trabzon, Samsun ve Düzce’de hasat günleri etkinlikleri düzenledik. Hasat coşkusunu paylaşmak amacıyla gerçekleştirdiğimiz etkinliklerde basın mensupları, çiftçiler ve manavlarda oluşan grupları ağırladık, değerli tarım uygulamalarını yerinde gösterdik.” değerlendirmesinde bulundu. HABER MERKEZİ