İkinci Hanse 675 Yola Çıktı...

Hanse Yachts CEO’su Dr. Jens Gerhardt yeni amiral gemisini “Duygulara dokunan bir sadelik ile modern lüksü bir araya getirerek Hanse felsefesini yeni bir seviyeye yükseltti” diye tanımlıyor..

info@karadenizekonomi.com / 30.06.2016

İkinci Hanse 675 Yola Çıktı...
 Hanse tarafından üretimi bitirilen ikinci Hanse 675 Hamburg limanında gemiye yüklendi. Bu sezon Türkiye'ye teslim edilecek dört Hanse 675'ten ikincisi olan S/Y Kaivalya Grefiswald-Hamburg arasında 230 deniz millik ilk seyrini sorunsuz olarak geçirdi. Kaivalya Temmuz ayında İstanbul'da olacak.
21 metrelik Hanse 675 ileri teknolojiyi en yüksek lüks standartlarıyla bir araya getiriyor. Yeni model, Hanse tersanesinin ürettiği en büyük yat olmanın yanı sıra Almanya’da seri olarak üretilen en büyük yat olarak aynı anda iki rekorun sahibi oldu. Hanse DNA’sında yer alan kolay kullanım ve seyir performansının yanısıra Hanse 675, ancak süper yatlarda olabileceği düşünülen birçok özelliği bu segmente taşıyarak birçok ilke imza atacak. Kokpit hardtop’ı, salonun üzerindeki devasa hareketli cam tavanı, yenilikçi yerleşim planı ve özel iç alan tasarımlarıyla Hanse 675, ancak 30 metre bir süper-yatta bulabileceğiniz özellikleri bu boyuta taşıyor.

Hanse Yachts CEO’su Dr. Jens Gerhardt yeni amiral gemisini “Duygulara dokunan bir sadelik ile modern lüksü bir araya getirerek Hanse felsefesini yeni bir seviyeye yükseltti” diye tanımlıyor ve “Hanse 675’in avant-garde iç tasarımı ve akıcı dış hatları seri tekne üretiminde yeni bir dönüm noktası olacak” diye ekliyor. Diğer tüm Hanse modelleri gibi, 675’de Judel/Vrolijk tarafından tasarlandı. Temiz çizgiler, düzgün yüzeyler ve Hanse’ye özgü sade ve kalabalık olmayan güverte yerleşim planı tekneye modern ve sportif bir karakter katıyor. Geniş, ön tik güverte ve yükselmeden devam eden üst bina yapısı güneşin tadını çıkaracağınız geniş alanlar yaratıyor. Teknenin iç mekânları ise denizde yaşam denince akla gelen ışık, hava, su ve uzaklık duygusunu en güçlü şekilde tecrübe etmeniz için tasarlanmış. Geniş hacimli ve açık renkli iç alanlar deniz yaşamanın eleganlığına adanmış. Dev gövde camları ve panoramik elektrikli salon üst camı gün ışığını ve nefes kesici deniz manzarasını iç mekâna taşıyor.

Teknenin diğer önemli bir yeniliği ise opsiyonel olarak alınabilen hard-top. Aydınlatma ve müzik sistemi ile donatılan ve yelken seyri esnasında daha iyi görüş için ortası açılabilen hardtop denizde sizi kokpitte güneşe karşı koruyacak en etkili çözüm.

Hanse 675’in ses-müzik sistemi de etkileyici. Kokpitte opsiyonel olarak alınabilen üç adet 21 inç ekran isterseniz navigasyon isterseniz eğlence için kullanılabiliyor. Teknenin iç mobilya detaylarında yumuşak kıvrımlar; seri üretim teknelerde pek rastlanmayan doğal ahşap, doğal granit ve el yapımı deri gibi üst düzey kalitede malzemelerle uyum içerisinde kullanılmış. Bu boydaki bir yatın odak noktası olan master kamarada “dalga” şeklinde bir tasarım takip edilmiş. İç hacmi en verimli şekilde kullanılan master kamarada duvara asılan gardrop ve yan paneller tüm mobilyanın havada asılı olduğu gibi bir imaj yaratıyor.

Geniş salon alanı tam bir “lounge” olarak tasarlanmış. Mutfağın iskele kıç altına alınmasıyla sadece dinlenme ve eğlenme alanına dönüşen salonun sancak kısmında geniş bir L oturma grubu mevcut. İskelede ise 6 kişilik gerçek bir yemek masası var. Navigasyon masası günlük bir ofis rahatlığında yapılmış. Yemek masasının hemen arkasındaki Amerikan bar ise buz yapıcısı, içecek dolabı, şarap soğutucusu ve espresso makinesiyle gerçek bir bar olarak düşünülmüş.

Banyolarda, ileri üretim yöntemleri sayesinde hem estetik bir görüntü sağlayan hem de kullanımı konforlu hale getiren yuvarlak hatlı duş alanları yaratılmış. Doğal ahşap, paslanmaz çelik detaylarla ve özel aydınlatma çözümleriyle bitirilen banyo alanlarında Hanse ilk defa gerçek granit yüzeyler kullanmış.

Hanse 675’i diğerlerinden ayıran en önemli özelliklerinden birisi tekne sahibi ve misafirleriyle mürettebatı ve mutfağı birbirinden tamamen ayıran iç yerleşim planı. Mürettebat için kokpitte iskele tarafta ayrı bir giriş yapılmış ve bu girişten iskele kıçtaki mutfak ve onun karşısındaki mürettebat kamarasına ulaşabiliyor. Kendi özel tuvalet ve duşu bulunan mürettebat kamarasında 3 kişiye kadar kalınabiliyor ve mutfağa direk geçiş yapılabiliyor.

İlk 4 tekne Türkiye’ye satıldı

Hanse 675 daha suya inmeden Türkiye’deki teknecilerin gönlünü çaldı. Şu ana kadar suya indirilen ilk iki tekne ve onu takip eden iki gövde de Trio Deniz tarafından Türkiye’deki teknecilere satıldı.

Trio Deniz Yönetim Kurulu Başkanı Murat Bekiroğlu “Hanse 675, fikir olarak 2 sene önce ilk olarak gündeme geldiğinde projeyi hâlihazırda Hanse sahibi olan özel müşterilerimizle çok gizli bir şekilde paylaştık. Ve bu iki sene boyunca 3 tane Hanse 575 sahibi müşterimizle Hanse 675 için kontrat imzaladık. İlk 3 müşterimizin Hanse sahibi olması bizim için çok önemli. Bu hem Hanse hem de Trio olarak doğru yolda olduğumuz ve ürün ve hizmetlerimizle müşterilerimizi memnun ettiğimizi gösteriyor ki bize güvenleri sayesinde daha suda görmedikleri bir tekneden 3 adet sipariş aldık. Hanse 675’ler Haziran ve Temmuz aylarında Türkiye’ye gelecek ve sahiplerine teslim edilecekler” dedi ve “Bu tekneler Türk koylarında göründükten sonra Hanse’nin 2016-2017 üretimini tamamen biz satabiliriz” diye ekledi.

Hanse en üst segmentte liderliğini perçinleyecek

Son on yıldır Hanse 575 ve Hanse 630 modelleriyle 55-65 ft. segmentini rakipleri karşısında domine eden Hanse Yachts, yeni Hanse 675 ile liderliğini yeni bir boyuta taşımak istiyor.

Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar