Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleştirilen Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin dünyanın devlet eliyle verilen en kapsamlı yükseköğrenim yurdu, öğrenim kredisi ve öğrenci bursu sistemine sahip ülkesi olduğunu belirtti.

Erdoğan, bu yıl 750 bine yakın gencin yurt imkanından faydalanarak, 520 binden fazla gencin burs, 881 binden fazla gencin ise öğrenim kredisi alarak eğitim öğrenimine devam ettiğini bildirerek, geçtiğimiz 20 yılda kredi ve burs miktarlarını 14 kat artırdıklarını söyledi

Göreve geldiklerinde lisansta 45 lira burs veya kredi verildiğini, bugün ise 850 lira, yüksek lisansta 1700 lira, doktorada 2 bin 550 lira kredi veya burs alındığını aktaran Erdoğan, yılbaşında bu rakamların yükseltileceğini bildirdi.

Erdoğan, burs almak isteyen öğrencilerin başvurularının 12 farklı kamu kurumunun veri altyapısında yapılan taramayla gayet adil ve şeffaf bir sistemle değerlendirildiğine dikkati çekerek, öğrenim kredisinin başvuran her öğrenciye verildiğini vurguladı.

"Hiçbir zaman bir faiz uygulaması yapmadık"

Alınan kredilerin geri ödemelerinin mezuniyetten 2 yıl sonra başladığını kaydeden Erdoğan, bu süre içinde mezun öğrencinin sigorta girişi olan bir işe başlayamamışsa e-Devlet sistemi üzerinden ödemeyi erteleyebildiğini söyledi.

Bugüne kadar kredi ödemelerinin yıllık güncellemesinin belirli bir faiz oranı üzerinden değil Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi farkına göre yapıldığını ve hiçbir zaman bir faiz uygulamasına gidilmediğini vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ama Bay Kemal, yalan bol. Utanmadan, sıkılmadan, faizden bahsediyor. Yok, hiçbir şey yok. Eğer sıkıyorsa gel kendin bunu ispatla. Kimden faiz almışız, bunu ortaya koy. Hiçbir öğrenci faiz uygulamasına tabi tutulmamıştır. Son dönemde enflasyonun arzu etmediğimiz düzeylere yükselmesi, öğrenim kredisi güncellemelerinde beklenmedik rakamların ortaya çıkmasına yol açtı. Gençlerimizi elbette böyle bir yükün altında bırakamazdık. Nitekim haftalar öncesinden ilgili arkadaşlarıma talimatlarımızı verdik, çalışmaları başlattık. Biraz önceki Kabine Toplantımızda kredi geri ödemelerinin herhangi bir enflasyon farkı veya faiz uygulaması olmaksızın sadece alınan kredi rakamı üzerinden yapılmasını kararlaştırdık. Yani ana para."

"Uygulamadan kredi geri ödemesi yapan tüm öğrenciler yararlanacak"

Bu uygulamadan halen kredi geri ödemesi yapan tüm gençlerin yararlanacağını duyuran Erdoğan, şu bilgileri verdi:

"Aldığımız bu kararla kredi geri ödemelerinde toplam 26 milyar liranın üzerinde bir yükü gençlerimizin üzerinden kaldırmış oluyoruz. Böylece mezun olup geri ödemesi başlayacak 1 milyon 49 bin, kredi almış ancak henüz mezun olmamış 812 bin, geri ödemesi vergi dairelerince takip edilen 1 milyon 295 bin olmak üzere yaklaşık 3 milyon 157 bin gencimizin öğrenim kredisi sorununu kökten çözmüş oluyoruz. Önümüzdeki yıldan itibaren kredi ödemesi başlayacak öğrencilerimiz de artık sadece aldıkları kredi rakamı kadar sorumlu olacaklar. Öğrenim kredileriyle ilgili aldığımız kararın gençlerimize hayırlı olmasını diliyorum."

Erdoğan, dünya genelinde, devlet tarafından verilen en kapsamlı yüksek öğrenim yurdu, öğrenim kredisi ve öğrenci bursu sistemine sahip ülkenin Türkiye olduğunu belirtti.

Bu yıl yaklaşık 750 bin gencin yurt imkanından, 520 binden fazla gencin burstan, 881 binden fazla gencin de öğrenim kredisinden faydalanarak eğitim öğretime devam ettiğini söyleyen Erdoğan, "Geçtiğimiz 20 yılda kredi ve burs miktarlarını 14 kat artırdık. Halen öğrencilerimiz lisansta 850 lira, dikkat edin biz göreve geldiğimizde bu 45 liracıktı, şimdi ise 850 lira, yüksek lisansta 1700 lira, doktorada 2 bin 550 lira kredi veya burs alıyor. Yılbaşında bu rakamları tekrar revize edeceğiz, yükselteceğiz." dedi.

Erdoğan, burs almak isteyen öğrencilerin başvurularının, 12 kamu kurumunun veri altyapısının kullanımıyla, adil ve şeffaf sistemle değerlendirildiğini söyleyerek, öğrenim kredisinin ise başvuran her öğrenciye verildiğinin altını çizdi.

"Hiçbir öğrenci faiz uygulamasına tabi tutulmamıştır"

Öğrencilerin aldıkları kredilerin geri ödemelerinin mezuniyetten 2 yıl sonra başladığına işaret eden Erdoğan, "Şayet bu süre içinde mezun öğrenci henüz sigorta girişi olan bir işe başlayamamışsa elektronik devlet sistemi üzerinden ödemeyi erteleyebiliyor. Bugüne kadar kredi ödemelerinin yıllık güncellemesi belirli bir faiz oranı üzerinden değil, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi farkına göre yapılıyordu. Hiçbir zaman bir faiz uygulaması yapmadık. Ama Bay Kemal, yalan bol, utanmadan, sıkılmadan faizden bahsediyor. Yok, hiçbir şey yok. Eğer sıkıyorsa gel kendin bunu ispatla. Kimden faiz almışız, bunu ortaya koy. Hiçbir öğrenci faiz uygulamasına tabi tutulmamıştır." diye konuştu.

"26 milyar liranın üzerinde bir yükü gençlerimizin üzerinden kaldırıyoruz"

Erdoğan, son dönemde enflasyonun arzu etmedikleri düzeylere yükselmesinin, öğrenim kredisi güncellemelerinde beklenmedik rakamların ortaya çıkmasına yol açtığını söyleyerek, şöyle devam etti:

"Gençlerimizi elbette böyle bir yükün altında bırakamazdık. Nitekim haftalar öncesinden ilgili arkadaşlarıma talimatlarımızı verdik, çalışmaları başlattık. Biraz önceki Kabine Toplantımızda kredi geri ödemelerinin herhangi bir enflasyon farkı veya faiz uygulaması olmaksızın sadece alınan kredi rakamı üzerinden yapılmasını kararlaştırdık. Yani ana para. Bu uygulamadan halen kredi geri ödemesi yapan tüm gençlerimiz yararlanacak. Aldığımız bu kararla kredi geri ödemelerinde toplam 26 milyar liranın üzerinde bir yükü gençlerimizin üzerinden kaldırmış oluyoruz.

Böylece mezun olup geri ödemesi başlayacak 1 milyon 49 bin, kredi almış ancak henüz mezun olmamış 812 bin, geri ödemesi vergi dairelerince takip edilen 1 milyon 295 bin olmak üzere yaklaşık 3 milyon 157 bin gencimizin öğrenim kredisi sorununu kökten çözmüş oluyoruz. Önümüzdeki yıldan itibaren kredi ödemesi başlayacak öğrencilerimiz de artık sadece aldıkları kredi rakamı kadar sorumlu olacaklar. Öğrenim kredileriyle ilgili aldığımız kararın gençlerimize hayırlı olmasını diliyorum."

"Her 5 ders için ilave 1 saat ek ders ödemesi yapacağız"

Ücretli çalışan öğretmenlere ve usta öğreticilere de müjde veren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmi eğitim kurumlarında ek ders ücreti karşılığı görev yapan öğretmenlere ve usta öğreticiler ile Kur'an kurslarında görevlendirilen öğreticilere her 5 ders için ilave 1 saat ek ders ödemesi yapacağız. Bu düzenlemenin ardından haftada 30 saat derse giren bir öğretmenin, usta öğreticinin ve Kur'an kursu öğreticisinin alacağı ücret 3 bin 400 liradan yüzde 68 artışla 5 bin 740 liraya yükselmektedir. Usta öğreticilerimizin 40 saat üzerinden alacakları ücret de 4 bin 500 liradan yüzde 64 artışla 7 bin 400 liraya çıkmaktadır. Yeni düzenlemenin ücretli çalışan öğretmenlerimize, usta öğreticilerimize ve Kur'an kursu öğreticilerimize hayırlı olmasını diliyorum."

"Tıp ve diş hekimliği fakültelerinin son sınıf öğrencilerine asgari ücret kadar ödeme yapılacak"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, en büyük reformları gerçekleştirdikleri alanların başında sağlığın geldiğine işaret ederek, şöyle konuştu:

"Öğrencisinden en üst düzey yöneticisine kadar sağlık çalışanlarının tamamının işini huzur ve güven içinde yapması en önemli önceliğimizdir. Bunlar arasında tıp ve diş hekimliği fakültelerimizin son sınıflarında kurum personeli gibi mesai yaparak, nöbet tutarak çalışan, bilfiil hastalarla ilgilenen öğrencilerimiz de vardır. Hekim adayı öğrencilerimizin hem emeklerinin karşılığını vermek hem motivasyonlarını yükseltmek için kendilerine yapılan ve asgari ücretin üçte biri kadar olan ödeme miktarını artırma kararı aldık. Devlete bağlı üniversitelerimizin tıp ve diş hekimliği fakültelerinin son sınıf öğrencilerine asgari ücret tutarı kadar ödeme yapılacak. Bu düzenlemenin her iki fakültemizin öğrencilerine hayırlı olmasını diliyorum."

Sağlık çalışanlarına yönelik hiçbir şiddet eyleminin kabul edilemeyeceğini vurgulayan Erdoğan, "Bunun asla affedilir yanı yoktur. Bu ihanettir. Böyle bir ihaneti biz devlet olarak kabul etmeyeceğimiz gibi yargımızın tüm kurumları da bunların zaten üzerine üzerine gitmektedir. Hastanelerde sağlık çalışanlarına yönelik saldırıların önüne geçmek için caydırıcı tedbirler alınması hususunda Sağlık ve İçişleri bakanlıklarımız gereken koordinasyonu sağlayacaktır." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye için çalışmaya, üretmeye, her kesimin meselelerini çözmeye devam edeceklerini vurgulayarak, "Bu müjdeler inşallah aydınlık geleceğimizin ifadesi olsun." dedi.