Kahraman'ın açıklamalarına göre, fındık üretimi ve ticaretinde öncü bir konumda bulunmamıza rağmen, sektörün karşılaştığı zorluklar göz ardı edilemez.

Fındığın, Türkiye'nin en önemli tarım ürünlerinden biri olduğunu söyleyen Kahraman, bu ürünün sadece Türk ekonomisine değil, dünya ticaretine de önemli bir katkı sağladığını ifade etti. Ancak, sektörün karşılaştığı arz-talep dengesi belirsizlikleri, yapısal sorunlar ve fiyat istikrarsızlığı gibi zorluklarla mücadele etmek zorunda olduğuna dikkat çekti.

Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre, Türkiye genelinde Çiftçi Kayıt Sistemi'ne kayıtlı 432.886 işletme bulunmaktadır. Her bir işletmenin bir hane olarak kabul edilmesi durumunda, bu sayı 2 milyon fındık üreticisine tekabül etmektedir. Bu durum, fındık sektörünün Türkiye ekonomisi ve istihdamı açısından stratejik bir öneme sahip olduğunu göstermektedir.

Kahraman, Türkiye'nin fındığı ağırlıklı olarak AB pazarına ihraç ettiğini belirterek, Almanya ve İtalya'nın önemli rol oynadığı bu pazarda Türkiye'nin payının yüksek olduğunu söyledi. Ancak, bu durumun uzun vadede rekabet gücünü zayıflatabilecek bir bağımlılık yarattığına işaret etti.

Son beş sezonda Türkiye'nin toplamda 1.545.104 ton fındık ihraç ettiğini belirten Kahraman, bu ihracatın %25,2'sini Almanya'ya, %21,3'ünü ise İtalya'ya gerçekleştirdiğini ifade etti. Bu durumun, Türk fındığı için hem avantaj hem de tehdit oluşturduğunu vurgulayan Kahraman, Türkiye'nin yeni ve alternatif pazarlara yönelmesi gerektiğini söyledi.

Ziver Kahraman, Türkiye'nin fındık ihracatındaki bu odaklanmanın, hazır bir pazar bulunduğunu ancak aynı zamanda tek bir pazara bağımlılık riskini barındırdığını belirtti. Yeni ve alternatif pazarlara yönelme ihtiyacına dikkat çeken Kahraman, "Uluslararası Rekabeti Geliştirme Desteği (UR-GE)" projeleri ve kümelenme stratejisinin önemine vurgu yaptı.

Ordu Ticaret Borsası olarak üzerinde çalıştıkları UR-GE projeleriyle, fındık sektörünü yeni ve alternatif pazarlara yönlendirmeyi hedeflediklerini belirten Ziver Kahraman, bu projelerin sektörün rekabet gücünü artırması ve tek pazara bağımlılığı azaltması açısından kritik bir rol oynayabileceğine inanıyor.

Türk fındığının kalite, üretim miktarı ve tedarik avantajlarına vurgu yapan Kahraman, uluslararası rekabet ortamında bu üstünlüğün sürdürülmesi gerektiğini ve bu doğrultuda yeni pazarlara açılmanın sektör için hayati önem taşıdığını ifade etti.