‘’Artık üretimde tekel değiliz’’
KFMİB Yönetim Kurulu Başkanı Sevinç, ‘’ Türkiye'nin üretimdeki tekeli yüzde 80-85 idi. Bugün dünya üretiminde yüzde 70'teyiz. 2018'de yüzde 65 hatta 60'lara kadar geriledik. ABD, İtalya, Şili, Kafkas ülkeleri böyle devam ederse yüzde 60'ın altına dahi düşebiliriz. Bu ne demektir? Artık üretimde tekel değiliz.’’
info@karadenizekonomi.com / 27.06.2021
Karadeniz İhracatçılar Birliği’nin 2019- 2020 Genel Kurulu yapıldı. Kurulda gündem maddeleri görüşüldü.
Fındık üreticisinin kazancının kendilerinin de kırmızı çizgisi olduğunu dile getiren Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (KFMİB) Yönetim Kurulu Başkanı İlyas Edip Sevinç, ‘’Üretici eğer kazanırsa fındık üretilecektir, ihracat yapılabilecektir. İhracatımız ve ihracat girdilerimiz de artacaktır. Bu sektörün tarımından, ticaretinden, teknolojisinden, uluslararası rekabetinden, rakip ülkelerin pozisyonundan, bu fındığı dışarıda işleyip son tüketiciye satan dışarıdaki endüstri dahil olmak üzere hepsini bizden daha iyi bilen yoktur. Bunu da herkes kabul etmek zorundadır. Türkiye'yi de dünyayı da bunun tarımını da bilen biziz. Bizim görüşümüz alınmadan verilecek her türlü karar sakattır. Türkiye'nin üretimdeki tekeli yüzde 80-85 idi. Bugün dünya üretiminde yüzde 70'teyiz. 2018'de yüzde 65 hatta 60'lara kadar geriledik. ABD, İtalya, Şili, Kafkas ülkeleri böyle devam ederse yüzde 60'ın altına dahi düşebiliriz. Bu ne demektir? Artık üretimde tekel değiliz. Bu satışta da tekel olamayacağımızı gösterir. Bundan en büyük zararı kim görür? İhracatçı mı? Hayır. Bahçedeki üreticidir bundan zarar görecek olan. Türkiye eğer 500 bin ton, 550 bin ton fındığı satmakta zorlanırsa bunun zararını üreticimiz görür, devletimiz görür’’ diye konuştu.
‘’ABD geçen yıl 72 bin ton rekolteye çıktı’’
ABD'nin geçen yıl 72 bin ton rekolteye çıktığını, üç yıl içinde bunu 150 bin tona, 10 yıl içinde de 250 bin tona yükseltmeyi planladıklarını bildiren Sevinç, ‘’ABD'nin bunu yapabilecek teknoloji, insan gücü, bilgi ve en önemlisi de inanılmaz arazilere sahip. 'Bunları ihracatçılar uyduruyor, şehir efsanesi' diyenler, gidip bu ülkeleri görmeleri gerek. Dünya fındık tüketimi artabilir ama bunu ABD, İtalya veya Şili'den temin edeceklerse bu bizim faydamıza değil. Üretici eğer kazanırsa, fındık üretilecektir, ihracat yapılabilecektir. İhracatımız, ihracat girdilerimiz de artacaktır. Bunların hepsi bir sepet içinde arz talep dengesi çerçevesinde değerlendirilmelidir. Bu zincirin çeşitli halkaları var. Üretici, manav, tüccar, sanayici, ihracatçı, dışarıdaki fındık alıcısı, endüstri, oradaki tüketicisi. Bu zincirin tek bir halkasının dahi kopması, çok zararlı sonuçlar çıkarır. Bu halkaları sağlam tutacak olan da arz talep dengesinin gözetilmesidir’’ dedi.