Dünyada ve ülkemizde küresel salgının belirtilerininhenüz yeni yeni hissedildiği günlerde Karadeniz Ekonomi Gazetesi olarak Çorum’da işadamı Ahmet Ahlatçı ile bir araya gelmiştik. Ekonomist Dergisi’nin “Türkiye’nin en zengin 100 kişisi ve ailesi” sıralamasına 87’nci basamaktan giren Ahmet Ahlatçı’ya Çorum’daki iş yerinde yaptığımız ziyaret öncesinde sokaktaki hangi hemşerisine sorsak Ahlatçı için “Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanından kazandığını memleketi Çorum için harcayan bir isim olarak” anlatıldı. İsim böylesine güçlü olunca biz de Türk ekonomisinin önümüzdeki bir yılına ilişkin öngörülerini kendisine soralım istedik. Aldığımız cevaplar oldukça çarpıcıydı. Ahlatçı, üstüne basa basa Nisan ayında piyasaya çok yüklü bir para girişi olacağını bu paranın özellikle sanayide ve borsada kullanılması gerektiğini anlattı. Sebebi ne olursa olsun ortada bir gerçek var ki Nisan ayında piyasaya büyük bir para girecek. Ahlatçı bu gerçeği Mart başında söylemişti, Şimdi korona virüsden dolayı 100 milyarlık ekonomik paket açıklandı. Yenileri de açıklanmak zorunda. Nisan ayında yüklü bir para virüsden dolayı piyasalara girecek Bu para iş insanlarına,esnafa ve halkımıza ekonomiyi ayakta tutmak adına verilmelidir. Dünyayı saran ve ülkemizde de etkili olan salgında şimdilik en az etkilenen ülkeler arasında olma özelliğimizi sonuna kadar koruruz. Alınan tedbirlerle ve panik yapmadan… Aslında herşey bizim elimizde. Bu süreçten başarıyla çıkacağımıza olan inancım tamdır.Virüsden önce önemli sıkıntılarla karşı karşıya kalan iş insanları iyi niyetle açıklanan paketin yetersiz olduğunu ve yeni paketlere ihtiyaç olduğunu söylemekteler. Salgına karşı kurulan bilim kuruluna benzer bir oluşumun iş dünyası için de gerekliliğini dile getirip öylesi bir kurulun alınacak kararların sahada uygulanıp uygulanmadığına yönelik denetimler yapmasının önemine özellikle vurgu yaptılar. Kredi Garanti Fonu bu dönemde aktif hale getirilmelidir. Limitler artırılarak kamu ve özel bankaların iş dünyasına gerekli kredileri sağlamasının büyük önem taşıdığı ortadadır. Görüştüğümüz çok sayıda sanayi,iş insanı, esnaf ve vatandaşın bu yöndeki beklentileri oldukça yüksek. #EvdeKalTürkiyem derken evde kalmanın şartlarının da oluşması gerekiyor.