10.12.2025

Ah YEDAŞ, Vah YEDAŞ

Samsun’un elektrik dağıtımını üstlenen YEDAŞ, hatlarda bakım-onarım yapılacağını “Abonelerimize duyuruyoruz.” başlıklı bir SMS mesajıyla bildiriyor. YEDAŞ, sanırım “Abonelerimizi bilgilendiriyoruz.” diye övünüyor olmalı!

YEDAŞ’ın abonelerini kesintiler nedeniyle bilgilendirmesini ben de önemsiyorum elbette ancak “Sayın abonemiz, yarın 09.00-17.00 arası elektriğiniz kesilecek. Anlayışınız için teşekkürler.” şeklindeki mesajın, kesintinin yapılacağı gün geliyor olması karşısında ben de YEDAŞ’a soruyorum:

Anlayış mı?
Hangi anlayış?

Evde solunum cihazına bağlı hasta yatıyor.
Ciğerler makineye, makine prize, priz de sizin trafonuza bağlı.
Siz bir tuşa basıyorsunuz, “Bakım zamanı.” diyorsunuz, saat dokuz olduğunda elektriği kesiyorsunuz.

Bir okurumuz, “Saat dokuz itibarıyla kesilecek elektrik için gelen mesajı ben saat dokuz buçukta gördüm. Benim makineye bağlı hastam yok ama yakınlarından biri makineye bağlı olan komşularım bu durumda ne yaparlar diye merak ediyorum. Komşularım için endişeleniyorum.” diyor.

YEDAŞ, böyle yapmakla “Jeneratör alın.” mı demek istiyor acaba?
Jeneratör alacak paraları mı var bu insanların ki; hem alsalar bile sekiz saatlik kesinti sırasında çalışacak jeneratörün harcayacağı yakıtın parasını YEDAŞ mı verecek?

Faturasını bir-iki gün geciktiren abonesinin elektriğini anında kesen YEDAŞ’ın böyle bir lütufta bulunmayacağını tahmin etmek zor olmasa gerek.

Elbette hatlar bakıma ihtiyaç duyar, arızalar oluşur, mücbir sebeplerden kesintiler olabilir. Bunu anlarım; bu çağda bile maalesef tam manasıyla kusursuz bir sistem kurulamayabilir.

Ama!
İnsana saygı nerede?
Önceden planlanan bakım-onarım amaçlı kesintiler için en azından bir gün önceden düzgün bir duyuru yapmak bu kadar mı zor?

Evlerinde solunum cihazı gibi makinelere bağlı yaşayan hastaların yaşam çizgisi o prize takılı olan kabloya, o kablonun getirdiği enerjiye bağlı.
YEDAŞ’ın “Bugün keseceğiz, hadi eyvallah.” tavrı, bu hastalar ve onların canla başla mücadele eden yakınları için ölümcül bir tehdittir!

Elektrik için “2025 Türkiye’sinde hâlâ mücbir sebep mi olur?” demeyeceğim elbette.
Deprem olur, sel olur, yıldırım düşer; anlarım. Ancak “planlı bakım” diye diye insan yaşamını tehlikeye düşürecek uygulamalar için azami dikkat gerektiğini anlatmaya çalışıyorum.

Almanya’da, Japonya’da böyle bir rezalet duyuyor musunuz?
Elin dağıtım şirketleri, bakım yapacaklarsa gece 02.00-04.00 arası yapıyor; o bile nadir.
Bizde ise gündüz gözü, tam yemek saati, tam çocuklar ders çalışıyor, tam yaşlı nineler ilaç saatinde…
Kes gitsin!

Olur mu böyle?
Olmaz elbette…
Ama “Olmaz!” demenin bir faydası var mı, onu da bilemedim.

Çözüm basit aslında, akıl alacak gibi değil:

·        Solunum cihazı, diyaliz makinesi, oksijen konsantratörü gibi hayati cihaz kullanan hastaların listesi sağlık müdürlüklerinde, SGK’da, hastanelerde, aile hekimlerinde var. Bu liste alınır, YEDAŞ’a verilir.

·        O evlere planlı kesinti yapmadan önce en az bir hafta önceden haber verilir. Bir hafta! Bir gün değil!

·        Kesinti süresi iki saati geçiyorsa YEDAŞ, o eve mobil jeneratör göndermekle yükümlü tutulur. Üstelik bedava.

Elektrik kesintisi teknik bir meseledir, elbette bunu anlıyorum.
Ama bir insanın hayatını kesmek teknik mesele değildir; vicdan meselesidir.

“Kesintisiz elektrik istiyoruz.” demiyoruz.
Sadece biraz hassasiyet istiyoruz.
O kadar.

Karadeniz'in İlk ve Tek Ekonomi Portalı

Okumak İçin Resimlere Tıklayınız.
Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar