Ki;

Ülkemiz özellikle fosil yakıt kaynaklarından yoksundur.

Su kaynakları yeterli olsa da, su kaynaklarından üretilen hidroelektrik santralleri elektrik enerjisi ihtiyacımızı karşılayacak düzeyde değil maalesef.

Dünya Gazetesi yazarlarından Rüştü Bozkurt'un Şişecam Genel Sekreterliği dönemindeki bir araştırmasına dayanarak söylüyorum.

Ülkemizin kömür kaynakları da yeterli değil maalesef.

Hatırlayın, Terme'de kurulması düşünülen ancak Terme'nin Beyaz Çemberli Bacıları'yla ortaklaşa sergilenen direncin sonucunda kurdurulmayan Termik Santrale taa Güney Amerika kıtasından kömür getirilmesi ve bununla çalıştırılması planlanmıştı.

Enerjiye ihtiyaç arttıkça, alternatif enerji kaynaklarının arayışı da sürüyor haliyle ki;

Dışa bağımlı halde olduğumuz içinde özellikle petrol türevleri ve doğalgaza bütçemizin önemli bir bölümünü harcamak durumunda kalıyoruz.

Dolar her kuruş arttığında canımızın yanmasının nedenlerinden biri de budur aslında.

Biliyorsunuz dolar kuru dün 16 lirayı buldu.

Alternatif enerji kaynaklarını bulup geliştirmek zorundayız.

Ve fakat.

Ülkemizin enerjide dışa bağımlı kalması için çalışan guruplar da var ve bunların tamamına yakını kökü dışarıdan beslenen vakıf ve kuruluşlar tarafından yönlendiriliyorlar.

Kimi bu gerçeği bilerek, kimi de iyi niyetinin kurbanı olarak bütün enerji kaynaklarına karşı çıkıyorlar maalesef.

Peşin hükümlü davranıyorlar ve toptan bir karşı çıkış sergiliyorlar yani.

Ki;

''İstemezükçüler'' diyoruz bunlara.

Bugün Samsun'da Yapılarda Enerji Verimliliği Derneği’nin (VERİMDER), Dünya Gazetesi işbirliği ile düzenlenen bir programda enerji verimliği konusunu işlenecek.

Ramada Otelde düzenlenecek toplantının konuşmacılarından biri Dünya Gazetesi Genel Koordinatörü ve aynı zamanda yazarı olan Vahap Munyar ve Prof. Dr. Emre Alkin'in yanı sıra, VERİMDER dernek Başkanı Çağdaş Korkmaz konuşmacı olarak katılacaklar.

VERİMDER, Samsun'daki toplantıdan önce başka şehirlerde de enerji verimliği ile ilgili toplantılar düzenlemişti.

Emre Alkin, Samsun'da da benzer şeylerimi söyleyecek bilmiyorum ama daha önce yaptığı bir konuşmasında ülkemizdeki 25 milyona yakın konutun yüzde 70’ten fazlasında ısı yalıtımı olmadığına dikkati çekerek, ''Isıtma ve soğutma amaçlı harcanan enerjide yarı yarıya tasarruf sağlamanın yolu yaşadığımız binalara ısı yalıtımı uygulaması yaptırmaktan geçiyor. Özellikle yükselen enerji faturaları karşısında ısı yalıtımı tüketicilerin kurtarıcısı olarak karşımıza çıkıyor'' demiş.

Alkin Hoca ayrıca, ülke olarak toplam enerji maliyetinin yılda 60 milyar dolara yaklaştığına dikkati çekerek, ''Tüm dünyada fosil yakıtlar olarak da adlandırılan petrol, doğal gaz ve kömür fiyatları hızla artıyor. Bu durum hiç şüphesiz Türkiye’nin enerji faturasına da yansıyacak. Ülke olarak enerjinin yaklaşık yüzde 70’ini ithal ediyoruz. İthal edilen enerjinin 22.5 milyar dolarlık kısmı konut ve benzeri yapılarda tüketiliyor. Bu koşullar altında, özellikle enerjideki dışa bağımlılığı azaltmak için yeni inşa edilen ve mevcut binalarda ısı yalıtımı uygulamalarının yaygınlaştırılması gerekiyor. Ayrıca enerjinin verimli kullanılmadığı evlerde tüketicinin cebinden büyük miktarlarda para çıkıyor. Isı yalıtımı olmayan konutlarda büyük miktarda enerji kaçağı oluşuyor. Kış aylarında soğutma, yaz aylarında ısıtma maliyetinden kaçınmak için çareler düşünenlerin karşısına çözüm olarak ısı yalıtım uygulamaları çıkıyor'' diyerek, yaklaşmakta olan büyük tehlikeye dikkati çekiyor.

Ramada Oteldeki toplantı, ilginç olacak.

Ben orada olacağım.

Bu konuda bilgilenmek isteyen, özellikle de yapı işleriyle uğraşan ilgili ve yetkilileri toplantıda görmek isteriz.