2016 yılında kurulan Güven İş Metal’in ortaklarından İsmail Güler, üretim hikâyelerini ve sektörde karşılaştıkları sorunları değerlendirdi. Sanayicilik yolculuğuna işçilikten başladığını anlatan Güler, “2004 yılında Silverline’da işe girdik. 13 yıl sonra kendi firmamızı kurduk. İlk dönemler yine oraya üretim yapıyorduk. Bugün 23 çalışanla 2.300 metrekare kapalı alanda faaliyet gösteriyoruz. Üretim makinelerimiz ve yatırımımız 40 milyon lirayı geçti” diye konuştu.

“Finansa erişim ciddi kriz”

Metal sektöründe hemen her alana üretim yaptıklarını, savunma sanayiden soba üretimine kadar geniş bir yelpazede çalıştıklarını belirten Güler, buna karşın özellikle son dönemde finansmana erişimin neredeyse imkânsız hale geldiğine dikkat çekti.“Yüzde 55 faizli krediyle hangi sanayici ayakta kalabilir?” diye soran Güler, şunları söyledi:“Bugün krediye ulaşsanız bile faiz oranı yüzde 55. Hangi üretici bu oranda bir kâr marjı elde edebiliyor ki borcunu çevirebilsin? Küçük firmalar belki çevik yapılarıyla ayakta kalabilir ama büyükler bu şekilde daha fazla sürdüremez. Ekonomik netlik şart.”

“Yurt dışına açılmak istiyoruz ama...”

Henüz ihracat yapmadıklarını ancak bazı görüşmeler yürüttüklerini de ifade eden Güler, yurt dışı için umutlarının sürdüğünü söyledi. Öte yandan, sektördeki daralmanın üreticileri başka alanlara yönelmeye zorladığını ifade etti:
“Beyaz eşya sektöründe dünya genelinde yüzde 35 daralma var. Bu bizi etkiliyor. Farklı alanlara kayıyoruz ama her yeni ürün yeni makine, yeni bilgi demek. Zor bir süreç.”

“Makine parkurumuzu kendimiz kurduk”

Bölgedeki metal üretimi altyapısının sınırlı olduğunu belirten Güler, büyük projelerde İstanbul ve çevresinden destek almak zorunda kaldıklarını anlattı:
“Bu bölge metal sanayisi açısından biraz kısır. Standart işler sorun değil ama özel işler için yine İstanbul, Kocaeli gibi merkezlere başvurmak gerekiyor.”

“Sorunlar var ama çözümsüz değil”

İsmail Güler, tüm bu zorluklara rağmen karamsar olmadıklarını da vurguladı:
“Evet, nakit sorunu var, döviz oynaklığı var ama bunlar çözümsüz değil. Biz üretmeye devam etmek istiyoruz. Yeter ki ülke ekonomisi biraz olsun nefes alsın.”