21.11.2023
Ben diyeyim ''Gıda zehirlenmesi'' siz deyin, ''Gribal enfeksiyon''. Bu nedenle yaşamış olduğum hafif rahatsızlık sonucu köşemi bir haftalığına boş bırakmak zorunda kalmıştım.
O hafif rahatsızlığı atlatmışken, bu defa oğlum ve gelin kızım, ''Sıra sizde deyince'', bu defa torun nöbeti için babaanne ve dede olarak yollara düştük..
Bu yazıyı da ve bir ay süreyle yayınlanacak yazıları da, İstanbul'dan yazmaya gayret edeceğim.
İstanbul'a ayak bastığımızda bahar artığı gibi bir hava durumu vardı ama bir Karadenizli görmüş olmanın etkisiyle mi bilinmez, o bahar artığı hava birden kışa döndü.
İşin şakası elbette
Kış kapıda artık.
Sözlükler ''Yarka'' diye tanımlar ama kış bizi 'Kırça Piliç' gibi yakalarsa fena olur.
Kaloriferler ve sobalar yanmaya başladı biliyorsunuz.
Mutfaklarda kullanılan doğalgazı hala bedava kullanıyoruz ama ısınma için doğalgaz kullananları zor bir kış bekliyor.
Zira doğalgaz fiyatları bu kış cüzdanları ateşe verecek gibi görünüyor.
Sobalarında odun kullanan yok denecek kadar az.
İ ki azaldı ayrıca.
Ormanlarımızı korumalıyız. Bunun içinde odun ateşiyle ısınmayı artık terk etmeliyiz.
Ve fakat.
Doğalgaz gibi kömür de el yakacak bu kış.
Bir ton kömürün fiyatı şu sıralar, 7 bin 500 ila 9 bin lira arasında değişiyor.
Doğalgaz fiyatları da yerinde durmuyor biliyorsunuz.
Doğalgaza en son yüzde 20 oranında zam yapılmıştı.
AK Parti aksini söyler elbette ama CHP, Karadeniz doğalgazı ile ilgili müjdenin verildiği 2020 yılı Ağustos ayından bu güne kadar, doğalgaz fiyatlarına 7 defa zam yapıldığını iddia ediyor.
İktidar ve muhalefet partilerinin iddialarını bir tarafa bırakalım.
Ortada apaçık bir gerçek var.
Enerjide dışa bağımlı bir ülkeyiz.
Döviz kurları da yerinde durmuyor.
Serbest piyasada dolar 29 lira sınırına dayandı.
Avro ise 31,50 seviyelerinde şu sırlar.
Em azından yazının hazırlandığı sırlarda durum böyleydi..
Akaryakıt fiyatlarının bir yıl içinde nereden nereye geldiğini hepimiz görüyoruz.
Mazot 40 lirayı aştı.
Kontak açmaya korkar hale geldi insanlar.
Hadi diyelim arabalarımızı çalıştırmadık.
Kontak açmadık yani ama ısınmak için sobaya bir şeyler atmak zorundayız.
Bu odun olur, kömür olur, ya da en yaygın biçimiyle doğalgaz olur ama her biri cüzdanları aleve veriyor.
El yakıyor yani.
Sözün özü.
Kış kapıya dayandı.
Akaryakıt ve doğalgaz fiyatlarına yetişemiyoruz.
Aramızda zamlardan etkilenmeyecek gelirleri yeterli tuzu kurular da var ama bu ülkede kahir ekseriyeti oluşturan dar ve sabit gelirliler de yaşıyor.
İşte onları zor bir kış bekliyor.
Rahmetli kayınvalidem, yapraklar sararmaya, rüzgarlar soğuk esmeye başladığında ve ufukta kar göründüğünde ''Kış geldi kılıç gibi, buldu bizi kırça piliç gibi'' derdi.
Dilerim ülkemde hiç kimse aç ve açıkta kalmasın.
Herkesin bir işi.
Ocağında pişirebileceği bir aşı olsun.