Murat Gürsoy'un Karadeniz Sohbetleri programının yeni sezon ilk konuğu, fındık sektörünün önde gelen temsilcilerinden Ulusal Fındık Konseyi Başkanı Hamza Bölük oldu. Programda Bölük, fındık sektörünün karşı karşıya kaldığı temel sorunları ele alarak, özellikle kahverengi kokarca tehdidi, fiyat dalgalanmaları, artan uluslararası rekabet ve yüksek üretim maliyetleri gibi önemli konulara vurgu yaptı.

İşte fındık sektörünün nabzını tutan bu önemli söyleşiye dair ayrıntılar:

Kahverengi Kokarca Sorunu:

Hamza Bölük, sektörün en öncelikli sorunlarından biri olarak öne çıkan kahverengi kokarca sorununa odaklandı. Kahverengi kokarcanın, Tarım Bakanlığı'na yedi yıl önce bildirildiğini ve bu zararlı böceğin fındık üretimine büyük bir tehdit oluşturduğunu vurguladı. Ancak, bu sorunun zirai ilaçlarla çözülemeyeceğini, samuray arılarıyla mücadele edilmesi gerektiğini bilimsel çalışmalar sonucunda tespit ettiklerini ifade etti. Konsey olarak samuray arılarının ithal iznini talep ettiklerini ancak bu sürecin uzun sürdüğünü açıkladı. Ayrıca, tuzaklar kurarak kahverengi kokarcanın dağılımını belirlediklerini ve sonuçları Tarım Bakanlığı'na rapor ettiklerini belirtti.

Fındık Fiyatları ve Ürün Miktarı:

 Bölük, fındık fiyatlarının ürün miktarıyla doğrudan ilişkili olduğuna dikkat çekti. Ürün miktarı algısının fiyatları etkilediğini belirterek, ürün azlığı algısının fiyatları artırdığını ancak bu durumun uzun vadede tüketimde azalmaya yol açabileceğini ifade etti. Ürün miktarının dengeye oturtulmasının önemli olduğunu vurguladı.

Uluslararası İşbirliği:

Bölük, fındık sektörünün en büyük tüketicilerinin yabancılar olduğunu ve uluslararası işbirliğinin sektörün geleceği için kritik olduğunu söyledi. Ancak son yıllarda yabancı firmaların Türkiye'de fındık ticareti yapmaya başlamasının sektörü farklı bir yönü sürüklediğini belirtti. Ayrıca, Fındık ihracatının genellikle natürel ürünler üzerinden gerçekleştiğini ve bu nedenle sektörün katma değer yaratma konusunda geride kaldığını ifade etti. Natürel fındık üretiminin maliyetlerinin yüksek olduğunu ve çiftçilerin adil ücret alamadığını belirterek, tarımın yeniden yapılandırılması ve sözleşmeli tarımın teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.

Maliyet ve Rekabet:

Doğu Karadeniz bölgesindeki fındık üretiminin yüksek maliyetlerle gerçekleştiğini dile getiren Bölük, bu yüksek maliyetin Türkiye'nin fındık sektörünü dünyada en pahalı üretimlerden biri haline getirdiğini açıkladı. Maliyetlerin düşürülmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Son olarak, Bölük, Tarım Kanunu'nun ve Fındık Kanunu'nun güncellenmesi gerektiğini ve üreticinin ürününü ne kadar bir fiyata satacağını önceden bilmesinin önemli olduğunu vurguladı. Fındık fiyatlarının Toprak Mahsulleri Ofisi tarafından bahçeye girilmeden önce açıklanması gerektiğini belirterek, bu şekilde çiftçilerin daha bilinçli kararlar alabileceğini ve sektördeki maliyet hesaplarının daha şeffaf hale geleceğini ifade etti.Fındık üretiminin verimliliği konularına da dikkat çeken Bölük, özellikle Giresun gibi fındık üretiminin yoğun olduğu bölgelerde modern tarım tekniklerinin ve toplulaştırmanın önemini vurguladı. Aynı zamanda, çay gibi diğer tarım ürünlerine getirilen dikim sınırlamalarının fındık için de uygulanması gerektiğini belirterek, buna ek olarak, fındık üretiminin teknolojiye uygun hale getirilmesi ve daha verimli hale gelmesi gerektiğini ifade etti.