Onlar için bayram bir umuttu… Öte yandan yaklaşan tatil sezonu öncesinde Türk ekonomisinin en önemli gelir kalemlerinden olan yabancı turistlerin ülkeye sorunsugelişini sağlamak için de pandemi salgınından bir an önce kurtulmak gerekiyordu. Bu ince çizgide bir tercih yapmak zorunda kalan karar vericiler ülkede turizm faaliyetlerini de deyim yerindeyse iki hafta boyunca askıya aldı. Şimdi sektör temsilcileri için akıllarda tek bir soru kaldı.

Şimdi ne olacak?

Biz de bu soruyu TURSAB Orta Karadeniz Bölge Temsil Kurulu Başkanı Yılmaz Uzunlar’a yönelttik. İşte aldığımız cevaplar…

“Evet… Tam kapanma gerekiyordu. Devletimiz böyle bir şey yaptı ve alınan kararlara saygı duyuyoruz. Ancak turizmcinin tek umudu bayram dönemindeki yoğunluktu. Şu anda herkesin uçak biletleri ve tatil planları her şey iptal oldu. Siz bana sordunuz şimdi ben de size sorayım. Ne olacak şimdi? Sektör olarak zaten son bir yıldır yeterince sıkıntı yaşadık. Özellikle seyahat acentalarımız çok zor durumda. Belli kriterlere göre sektöre kaynak aktarıldı ama bu kaynağı kimlerin kullanabildiğine bakmak lazım. Ülkemizdeki 4 büyük tur operatörüne gitti o paralar. Ordu’da faaliyet gösteren 25 tane seyahat acentasından hiçbiri o krediyi kullanamadı. TURSAB Orta Karadeniz Bölge Temsil Kurulu Başkanı olarak bana bağlı 6 ilden yani Samsun, Çorum, Ordu, Tokat, Amasya ve Sinop’tan başka örnekler de vereyim. Bu illerde pek çok işletme kapandı veya başkasına satıldı ya da devredildi. Ama borçlarını çeviremediği için sadece belgesini satan acentalar da oldu. Karadeniz Bölgesi’ndeki sektör paydaşları olarak sorunlarımızı bir rapor haline sayın Cumhurbaşkanımıza sunulmak üzere hazırladık. İnşallah bu rapor sonrasında umut verici gelişmeler olacaktır.”

Karadenizli sektör temsilcilerinin talepleri

Salgının insan hayatı ve sağlığı üzerindeki elim yansımalarının sonucu olarak küresel ticaret ve dünya ekonomisini de ciddi şekilde etkilemektedir. Özellikle turizm endüstrisi, bu süreçte en çok etkilenen sektörlerin başında gelmektedir. Türk turizmi, ülke ekonomisine sağladığı 34,5 milyar dolarlık döviz girdisi ile ülkemizin en stratejik sektörüdür. Dolaylı ve dolaysız olarak 54 sektöre katkı sağlayan turizm, ülkemizdeki toplam istihdamın da yaklaşık yüzde 9’unu oluşturmaktadır. Turizm sektörünün bu süreçten en az zararla çıkması, sektörün sürdürülebilirliğinin sağlanması için ilgili bakanlıklarla gerçekleştirilen görüşmeler neticesinde taleplerimiz iletilmiş, bu taleplerimizin önemli bir kısmına açıklanan destek paketinde değinildiği memnuniyetle görülmüştür. Yaşanan olağanüstü durumun devam ediyor olması, bizlerin faaliyetlerinin sürdürülebilirliği üzerinde önemli baskı oluşturmakta, paydaşlarımızı finansal açıdan da durma noktasına getirmektedir.

Beklentimiz açıklanan destek paketine ilişkin yapılacak düzenlemelerde seyahat acentası kavramına atfın vurgulanması, destek unsurlarının seyahat acentalarının yapısı göz önüne alınarak uygulanmasında gerekli önlemlerin alınmasıdır.

Alınan önlemlere ek olarak sektör temsilcilerinin talepleri ise şunlar:

*Bankacılık kayıtlarına ilişkin sicil affı getirilmesi,

*Turizm karayolu taşımacılığında KDV oranının yüzde 18’den yüzde 1’e çekilmesi,

*Seyahat acentalarına uzun vadeli, kolay erişilebilir kredi olanaklarının sağlanması,

çalışanın korunması ve yetişmiş insan gücünü kaybetmemek amacıyla sene sonuna kadar istihdam desteği sağlanması,

*TTGA’dan kaynaklı turizm payı ödemelerinin 2020 sonuna kadar alınmaması,

havayolları, seyahat acentaları ve tüketiciler arasındaki sorunların adil çözümü için Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün görevlendirilmesi hususlarının dikkate alınmasıdır.

Bahse konu tespitlerimiz sektörümüzün geleceği açısından büyük önem taşımaktadır.  ASEL GÜRSOY/ KARADENİZ EKONOMİ