10.05.2025

Avrupa günü

9 Mayıs, Schuman Bildirge’sinin yıldönümüdür, bu yıl 75. yaşını doldurdu.

Schuman, Fransız Dışişleri  Bakanı sıfatıyla bildirgeyi okuyor, o gün Avrupa Günü oluyor.

Bu bildirge önemli…

2. Dünya Savaşı’nın üstünden 5 yıl geçmiş, ama Avrupa harap… Savaşın 80-85 milyon cana mal olması bir yana, konutlar viran, fabrikalar harabe, altyapı yokolmuştur.

Schuman ‘’Böylesi bir ortamda, Avrupa’nın büyükleri -Fransa ve Almanya- düşmanlığa son vermeli’’ diyor. Bu ‘’boş‘’sözlerle yetinmiyor, ‘’ortak ekonomik kapasiteler oluşturmayı’’ öneriyor.

Onun sözleriyle ‘’Barış yaratma çabaları olmazsa, savaş tehlikesine baskın çıkılamaz’’.

Schuman ‘’barış’’ gibi soyut bir kavram yerine, sanayinin temel bir sanayi girdisi olan kömür ve çeliğin birliğini arzuluyor.

Sözleri düşündürücü: Uzunca süredir sadece cephanelik üretmeye yarayan kömür ve çelik bu yeni konumuyla bölgenin yazgısını değiştirebilir.

Bu işler için Yüksek Yönetim Otoritesi kurulmasını öneriyor. Ekliyor: Bu otorite, bu birliğe imza koyan ülkeler bir Avrupa Federasyonu’nun yolunu açabilecektir.  

Öngörünün büyüklüğüne bakar mısınız?

Ortada yenecek / içecek  yokken, Avrupa ‘’sadakaya muhtaç‘’ iken, Schuman bunları söyleyebiliyor.  

Saymadım, 300 sözcüğü bulmayan bildirgesi’ni şöyle bağlıyor:

-Bir araya geliş, yıllar yılı süren Fransa- Almanya rekabetinin sona ermesini sağlayacağı gibi, artık  bir savaş olasılığını düşünülemez hale getirecektir.

Bildirgeye o zamanki adıyla ‘’Batı’’ Almanya Başbakanı (Konrad Adenauer) ivedilikle ‘’evet bu işte varız’’ mesajını veriyor.

Bu oydaşma yeni birliğin yolunu açıyor…

18 Nisan 1951’de, 5 Avrupa ülkesi, Paris Anlaşması’na imza koyarak Avrupa Kömür ve Çelik Birliği’ni kuruyor.

Bu Birlik, 1957’de, 6 ülkenin imza koymasıyla Avrupa Ekonomik Topluluğu’nu -bugünkü Avrupa Birliği- oluşturacaktır.

Bu Deklarasyon için ‘’ Bu bir ABD Planıydı! ’’ diyen yayınlara  ve yorumlara raslayabilirsiniz.Evet, savaş sonrası, 1948 yılında ABD’nin Avrupa ülkelerine dönük bir Marshall Planı ve Yardımı  vardı. Ama yardım koşulluydu, neyin nereye  harcanacağına ABD  karar vermekteydi. Bu yardım paraları bir yeni Avrupa oluşması bir yana, temelde özellikle İtalya ve Fransa’da iktidara doğru giden komünizmin yayılmasını önlemeye dönüktü. ‘’Komünizm öcüsü’’nün içine indiği bir yardım anlayışıydı bu…

ABD‘nin derdi, güçsüz pazarın yeniden ortaya çıkmasıydı. Dünya nüfusu o tarihte 2,5 milyara bile ulaşmamıştı. Ne Afrika, ne Güney Amerika ne de Çin bir pazar olarak yoktu. Bu nedenle bir pazarın iadesi ve tüketicinin  yeniden yaratılmasını amaçlıyordu.

Oysa Avrupa Günü’nün isim babası olan Robert Schuman’nın bir sağduyusu vardır, bir ‘’Federal Avrupa’’ düşlemektedir.  

Kuşkusuz Schuman deyince akla Jean Monnet geliyor, zira Bildirge’yi kaleme alan kişi de o…

Onu da gelecek buluşmada anlatayım.

Avrupa Günü’nün bu yıl, 2025’deki yeni anlamı var:   AB’nin ‘’ siyasi‘’  güç olarak kendini hissettirmesi….

İtaat bekleyen totaliter Trump’ın kararları, AB’yi de bir ‘’siyasi güç merkezi ‘’olma kararı aldırdı. Olup / olamayacağını önümüzdeki bu 1 yıllık süreçte tanık olacağız.  

Ama kural değişmiyor: Kötü komşu, kişiyi er-geç mal sahibi yaptırıyor..

 

Yaşar Kemal usta diyor ki: Ben diyorum ki size/ Bir dil  bulacağız her şeye varan / Bir şeyleri  anlatabilen…

Karadeniz'in İlk ve Tek Ekonomi Portalı

Okumak İçin Resimlere Tıklayınız.
Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar