Bölgemizin sorunlarının çözümünde katılımcılığı ve ortak akla dayanan uzlaşmayı esas almak zorundayız. Bu şehrin sivil toplum örgütleri, iş dünyası, medya ve basının görüşlerininim alınması, hesap verme, hesap sorma ilkelerinin hayata geçmesi son derece önemli. Unutmayalım ki görüşlerimiz farklı olsa da, amacımız ortak.

Son dönemde birçoğumuz kendi kendimize ‘‘acaba siyasi gücümüzü ne kadar kullanabiliyoruz’’ sorusunu sorarken buluyor olabiliriz.

Bugünkü sayının sürmanşetini sürekli pisti pas geçen OGU’ya ve Karadeniz bölgesinin ilk yatırımıyken bir anda 15 milyonluk çöpe dönüşen Botanik bahçesine ayırdık.

Öncelikle iki ilin turizm ihtiyacını karşılamaya dönük planlanmış, kentin can damarı pozisyonunda ki Ordu Giresun Havaalanı’nın sürekli iptallerle gündeme gelmesi, sürekli pisti pas geçmesi ve maalesef siyasilerimizin de bu durum karşısında yeterli baskıyı oluşturmakta zayıf kalması bizi son derece üzmektedir.

Günümüz teknolojisiyle uçaklar her türlü hava koşullarında uçabilecek, iniş yapacak şekilde tasarlanmış olsalar da maalesef hava muhalefetlerinin yağışlı sisli olması durumunda hava araçlarının kalkış ve iniş sürelerini olumsuz etkilemekle birlikte iptallere kadar gidiyor. Peki aynı Karadeniz iklimine sahip olan Samsun ve Trabzon’a yağmurlu ve sisli havalarda uçak inerken Ordu-Giresun havalimanında neden iptaller yaşanıyor? Hava yolu şirketlerinin istenilen yerlere istenilen saatte sefer koymaması zaten bölge turizmini yeterince baltalıyorken bir de var olan seferlerde normalin üstünde devamlı rötar ve iptallerin yaşanması son derece can sıkıcı bir durumdur.

Tepkilerimizi netice alıncaya kadar sürdüreceğiz.

İkinci konu herhangi bir resmi açıklama gelmese de, Karadeniz’in tek Botanik bahçesi olarak tanıtılarak övündüğümüz 15 milyon harcanan Botanik bahçeye Şehir Hastanesi’nin yapılması için söküm işlemlerinin başladığını görmekteyiz.

Bu 15 milyonla o çok istediğimiz Çambaşı yolu yapılmaz mıydı?

Şehir hastanesi Botanikpark dışında başka bir yere yapılsaydı daha çok para harcanacaktı açıklaması da yanlış! Eğer öyleyse yapılan yatırımlarda geleceğe yönelik öngörülerin daha sağlam olması gerekmez mi?

Böyle bir yatırım bölge için bir ihtiyaç bir vizyon oluşturmayacaksa neden yapılır?

Genel toplumsal konuları ilgilendiren yatırımlarda şehri yönetenlerin de söz sahibi olması gerektiğini düşünüyoruz. Bu nedenle karar gözden geçirilmeli, kimse şehir hastanesine karşı değil, fakat aynen teleferikte olduğu gibi tercih edilen yeri yanlıştır, diyoruz.