İçim acıdı.

Öfkelendim elbette ama Ruhi Su’nun 'Mahsus Mahal'de dediği gibi öfkem kınımda benim de.

Kızgınım biraz yani.

Ve fakat.

Bu lafı etmiş birine,  ''Din Adamı'' sıfatı yakıştırılarak, ''Yalnız değildir'' şeklinde mesajlarla, sosyal medya üzerinden sahip çıkanları görünce öfkem, üzüntüye dönüştü daha çok.

Bu toprakların hain yetiştirmekte mahir olduğunu biliyorum elbette.

Her vatansever Türk evladı gibi bu konuda şerbetliyim yani.

Milli Mücadele'nin önderlerini, hak-hukuk tanımayan caniler, hilafet ve saltanat karşıtları ve düzen bozucular olarak tanımlayan ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk için idam fetvası yayınlayan Mustafa Sabri ve Dürrizade gibi hainlerin yüzüne tükürmeye yetişemedim ama ''Keşke Yunan kazansaydı'' diyen hainlerin sözlerini duyma talihsizliğini yaşamış kuşağın ferdiyim zira.

Dedim ya.

Bu topraklarda hain görmüş ve onlarla aynı havayı solumuş talihsizlerden biri olarak bu konuda şerbetlilerdenim biraz.

Bu iğrençlikleri işitmeye alıştım mı?

Asla!

Alışmadım.

Alışmayacağım.

Biliyorum ki Hatay Türk'tür.

''Hatay benim şahsi meselemdir'' diyerek, hasta yatağından kalkarak, Misak-ı Milli sınırlarımız içine alınmasını sağladığı Hatay biraz da Atatürk'tür aslında.

Nasıl ''Kerkük Türk şehridir'' diyorsak.

Hatay'da Türk şehridir.

Hükümetin sığınmacı ve mülteci politikalarıyla demografik yapısı değişme tehlikesiyle karşı karşıya kalsa da, Hatay Türk'tür.

Türk kalacaktır.

Kadim bir şehrimizdir Hatay.

6 Şubat depremlerinde yerle bir olan Habib-i Neccar Camii Antakya'da diye, Hatay, Arap olmakla ilişkilendirilmiş olabilir.

Ama bu yapılmasın.

Antakya'daki bir mağarada kayalara oyulmuş Hıristiyanların ilk kilisesi de Hatay topraklarındadır çünkü.

Hatay'ı 'Arap' görme nedenini buna bağlanmış olabilir ama birileri de çıkıp, müzeden camiye dönüştürüldüğü gün yeniden ibadete açılırken, Diyanet İşleri Başkanının minberine elinde kılıçla çıktığı Ayasofya nedeniyle, bir başka hain de ''İstanbul Rum'dur'' deme cesaretini kendinde bulursa, buna ne cevap veririz o vakit.

Bir hadisle fethi müjdelenen İstanbul Türk'tür ama.

Tıpkı.

Hatay gibi.

Niyet okumak adetim değildir ama bu saçmalığı başka bir nedene oturtamıyorum.

Bu nedenden ötürü dolarlarına muhtaç olduğumuzu düşünerek Arap seviciliğinin dayanılmaz hafifliyle ''Hatay Arap'tır'' denmiş olabilir.

Daha fenası, bizim de buna inanacağımız düşünülmüştür.

Ama nafile.

Böyle düşünenler üzülebilir ama bir gerçeği tekrar ve son kez yüzlerine haykırmak isterim.

Hatay Türk'tür.

Türk kalacaktır.