19.07.2020

Samsun ekonomisi ve 500 büyük firma

Samsun ekonomisini dürüm dönerciler ayakta tutuyor.

Samsun ekonomisini dürüm dönerciler ayakta tutuyor.

Bir de akıllı telefon satıcıları ve operatörleri.

Adım başı bunlardan var.

Kafeterya ve lokantaları da unutmayalım.

Ne kadar dürüm dönerci ve telefon satıcısı varsa.

Yarısı kadar da kafeterya var.

Üretmiyoruz.

Hazır yemeye alıştık.

Daha ne kadar gider böyle bilmiyorum ama şehrin ekonomisi alarm veriyor.

Demedi demeyin.

Daha dün İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından açıklanan Türkiye’nin 500 büyük sanayi kuruluşu arasına arasına Samsun’dan sadece üç firmanın girebilmesi, ekonominin çökmekte olduğuna dair  tehlikenin işareti gibi olmuş.

Bir ara 6 firma sokuyorduk o listeye.

Şimdi üç

Bu arada listeye girme başarısı gösteren Yeşilyurt Demir Çelik, Ulusoy Un ve Özyılmaz Fındık firmalarının sahibi ve yöneticilerini kutlamadan geçmeyeyim.

Özellikle Cemal Yeşilyurt ve oğullarını istikrarlı büyüme başarısı nedeniyle kutlamak isterim.

Ayrıca Fahrettin Ulusoy ve oğlu  oğlu Günhan ile Azmi Yılmaz oğullarını da aynı gerekçeyle, yani istikrarlı büyüme başarısı nedeniyle kutlamam geçtiğini de ihmal etmeyeyim ama “Karadeniz’in en büyük şehriyiz” falan diyor ve bununla övünüyoruz ya.

Nüfusumuz artıyor doğrudur.

Şehrimize bu bakımdan büyüyor Allah için.

Ama ekonomi o oranda gelişmiyor maalesef.

İSO 500 listesine göre bölgedeki illerden biraz daha iyiyiz ama.

Bununla teselli bulacaksak, bizden üç firmanın girdiği listeye Trabzon ve Odu’ dan iki firmanın girdiğini söyleyebilirim.

Ve fakat.

Sanayileşme hamlelerine birlikte başladığımız Gaziantep’in o listeye 26 firma sokma başarısı bize ne anlatır bilemem.

Bunu kriz ortamına rağmen sağlamış Gaziantep çünkü bir önceki yıl aynı listeye 24 firma sokmuş.

Kayseri biraz küçülmüş bu arada ama buna rağmen bizi fersah fersah katlamışlar.

İSO 500’e önceki yıl 18 firması girerken bu yıl sayı 15’e düşmüş.

Ve fakat.

Sanayileşmeye bizden çok sonra başlamış Kahramanmaraş, önceki yıl 8 firmayla girdiği listeye bu yıl 10 firma sokma başarısı göstermiş.

Eskişehir, yerinde sayanlardan olmuş.

Biz geriliyoruz belki ama onlar stabil durumunu sürdürüyor.

Önceki yıl 4 firmayla girdikleri listeye bu yıl da dört firma sokmuşlar.

Samsun artan nüfusunu beslemek zorunda.

Üretmeliyiz yani.

Nüfus artarken, yeterli sayıda sanayi kuruluşlarını kurup geliştiremezsek, işsiz sayımızda hızla artacaktır.

Kafeteryalar,dürüm dönerciler ve telefon satıcılarıyla gençlerimize yetecek işi ve aşı veremeyiz.

Yusuf Ziya Yılmaz, 21 yıl önce seçimlere girerken “Bu şehrin katalizörü olacağım” iddiasındaydı.

“Bize yol yap” diyenlere.

“Yol işi kolay, geçin onu, ben çocuklarınıza iş alanları açılmasını sağlayacağım” cevap veriyordu.

Getire getire, mobil santralleri getirdi.

Bir de tersane kurma iddiası vardı.

Tuzla tersanelerinde bile 6 bin dolayında kişi çalışırken, Samsun’dan 20 bin gencin nüfus kağıtlarının fotokopisi toplandı.

Tersane hayal oldu sonra.

20 bin gencin iş hayali de de sobada yakılan cüzdan fotokopileriyle birlikte kül oldu gitti.

Allah için Mustafa Demir’den öyle bir yalanı işitmedik.

Aslında şehri nasıl geliştireceğine dair bir öngörüsüne de rastlamadık.

Belki ondandır.

Demem o ki;

Samsun iyi değil.

İyi olacağına dir umudum da her geçen gün zayıflıyor.

ETİKETLER; Karadeniz Ekonomi

Karadeniz'in İlk ve Tek Ekonomi Portalı

Okumak İçin Resimlere Tıklayınız.
Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar