Dünya’da fındık sektöründe yüzde 70’i bulan fındık üretimi Türkiye lider konumda. Geçtiğimiz günlerde kendisine rakip gördüğü Gürcistan ve Azerbaycan Tarım Bakanları’nı Ordu’ya getirerek fındık hasat şenliği yaptı ve stratejik ortaklık belgeleri imzaladı. Bu önemli çalışmadan üretici kesimin, sanayicinin, ihracatçının, Ticaret Borsası’nın,  Ticaret ve Sanayi Odası Başkanları’nın kısacası kimsenin haberi yok. İyi niyetle yapılmış ancak yapılmadan önce tüm paydaşlarla istişare yapılsaydı inanıyoruz ki Türkiye kendisine yıllarca rakip olarak gösterilen Gürcistan ve Azerbaycan’la böyle bir yola girmezdi. Şöyle düşünelim dünya fındığının yüzde 70’ni Gürcistan veya Azerbaycan üretseydi bu liderliği Türkiye ile paylaşır mıydı? Büyük alıcının kendi açısından başta Gürcistan ve Azerbaycan’a veya dünyanın her yerine fındık dikmesi çok normal. Ancak lider ülke Türkiye’nin yüzde 70 üretim gücünü artırmak yerine kendisine fındık sektöründe rakip ve tehlike olarak gösterilen Gürcistan ve Azerbaycan’la attığı bu adımın sonuçları inşallah iyi hesaplanmıştır...

Tarım Bakanlığı Ordu’da fındık şurası yapıp tüm paydaşlarla bir araya geldi ama böyle bir programdan bahsetmedi. Giresun Milletvekili Necati Tığlı’nın bu törenle ilgili yaptığı açıklamayı hatırlayalım. Tığlı, “Dünya fındık üretiminin ortalama yüzde 70’ini gerçekleştiren Türkiye’yi sırasıyla İtalya, ABD, Azerbaycan, Gürcistan ve İspanya takip etmektedir. Ülkemizin fındık üretimine ilişkin olarak istikrarlı bir politikaya sahip olmaması nedeniyle fındık sektörüne ilişkin kararların Türk fındık sektörünün paydaşlarının görüşlerinin alınmadan yapıldığını gözlemlemekteyiz. Karadeniz fındığının en büyük alıcısı, fındık ihtiyacının yüzde 65’ini Türkiye’den sağlayan İtalyan şekerleme ve çikolata üreticisi firma ülkemizde üretilen fındığın en az yüzde 30’unu alarak ihraç etmekte. Bu anlamda fındık üzerine yaptığı çalışmaların faaliyetlerin değerli olduğunu ve önemsenmesi gerektiğini elbette biliyoruz. Firmanın  ‘Türk fındığı tercih değil, vazgeçilmez bir üründür’ tespitini yaptığı, sözleşmeli üretimden tutun da çiftçiye yönelik eğitim, üretimde makineleşmeye yönelik attığı etkin adımlarda, Tarım Bakanlığı ve iktidarın yalnızca bir izleyici olarak yer alması, bizleri bu uyarıları yapmaya mecbur kılmakta. Tarım Bakanlığı’nın ülkemizin üretimden gelen avantajı ile dünya piyasalarında ürün arzında belirleyici ve düzenleyici bir aktör olarak rol alması fındık üretiminde reform, yenilenme ve verimliliği artırma yönünde faaliyet yürütmesi gerekirken, rakibi konumundaki ülkeleri destekleyen politikalar ve lobi faaliyetleri yapmaktadır. Daha sonraki yıllarda bu ülkelerde hasat sezonu açılışında aynı figüran rolüne hazır bir Bakanlık görürsek şaşırmayacağız. Fındık Çalışma Grubu kuran arkadaşları,  bu yanlış politikanın fındık üretiminde yaratacağı olumsuz sürece dair Tarım Bakanı Sayın Pakdemirli’yi uyarmaya davet ediyorum. Firma haklı olarak kendi açısından tutarlı bir politika izlemektedir fakat fındık üretimimizde bize rakip ülke yaratmak desteklemek Tarım Bakanlığı’nın görevi değildir.”dedi. Giresun Milletvekilinin fındık için yaptığı açıklamanın haklı yanlarının görülmesi ve üzerinde düşünülmesi gerekiyor. Çünkü aynı çağrının Türk fındık sanayi ve paydaşlarından da geldiğini biliyoruz.