Bizim meslekte para biriktirmek pek mümkün olmuyor yani.

Arabamı da zaten cemiyetimizin kurduğu yapı kooperatifi sayesinde sahip olduğum evimi satarak satın almıştım.

Demem o ki;

Değiştiremedim bizim düldülü.

Bundan böyle değiştiremeyeceğimi de biliyorum.

Yasalar, trafikten men edene kadar da bizim kahrımızı çekecek garibim.

Ama şunu da söylemeden geçmeyeceğim.

Ayağımızı yerden kesiyor maşallah.

Allah biliyor, ben de iyi bakıyorum bizim düldüle.

Dedim ya.

Değiştiremeyeceğimi biliyorum.

Ama her daim otomobil piyasasını takip ediyorum.

Han ''Görmez halini, yırtar çulunu'' misali benim durum biraz ona benziyor.

Hiç sahip olamayacağımı bilmeme rağmen gözüm hep yükseklerde ama.

Pahada ağır olanlara bakıyorum.

Ki;

Ucuz araba da kalmadı zaten.

Fiyatlar uçtu gerçekten.

Mesela 3 yıl kadar önce satışa çıkarken 250 bin lira fiyat etiketi konan bir binek otomobile yaklaşık 800 bin lira isteniyor.

Dolu donanım olanı elbette.

Özellikle güvenlik donanımlarıyla yüklü olanlar yani ki, herkesin güvenlik ekipmanlarıyla donanmış arabalara binme hakkı olduğunu düşünüyorum.

Kaldı ki aynı otomobilin 'baz' modelleri de var.

Yani güvenlik donanımı olmayanlar yani.

Onlar bile 700 bin lira sınırına yaklaşmış.

Premium araçlar ayrı.

Onları rüyamızda bile göremeyiz biz.

Mutlu azınlığa göre yani onlar.

Çünkü en ucuzu denilene 4 milyondan başlayan fiyat isteniyor.

Paramızdan 6 sıfır atıldıktan sonra yazılarda milyon sözcünü kullanmıyorduk çoğu kere ama konuşurken eski alışkanlıklarımız nedeniyle bin lirayı bile milyar olarak söylüyorduk.

Bin liraya ''Milyar'' demiyoruz henüz çok şükür.

Umarım ve dilerim hiç de öyle söylemeyiz.

Düzelir inşallah her şey.

Paramız yeniden değer kazanır.

Bolluk ve bereket gelir.

Her ortalama Türk vatandaşı da, Avrupalı ve Amerikalılar gibi iyi ve özellikle güvenlik donanımlarıyla satılan otomobillere biner.

Biz Türkler, iyi inanlarız.

İnançlıyız da, her iyi insan gibi dünya nimetlerinden yararlanmaya hakkımız var.

Neyimiz eksik, bir yıllık maaşıyla en iyi arabayı alabilen Hans'tan., Coni'den.

Coni'in, Hans'ın hak da, Seyşeller ve Maldivler gibi yerlerde tatil yapmak Memed'e ve onun ailesine hak değil m!

Anasının ak sütü gibi helal.

Git Bak Antalya'ya Bodrum'a oteller tıklım tıklım.

Alman, İngiliz emeklisiyle dolu.

Benim emeklim, İlkadım'dan Atakum'a giderken türlü hesaplar yapıyor.

Benim emeklim de, Maldivler'e Seyşeller'e gitsin demiyorum.

O günün gelmesini de çok istiyorum elbette.

O başka ama en azından yılda bir kere hafta bile olsa Samsun'dan Antalya'ya tatile gidebilsin.

''Arabam, benzin- mazot ne kadar yakar'' diye düşünmesin ve bunun hesabı içinde olmasın yani.

''Benzin- mazot'' demişken, tatil amaçlı değil ama burnumuzda tüten çocuklarımızı görmek amacıyla pazartesi gününden itibaren İstanbul'da olacağım.

Ben buralarda yokken, kendinize iyi bakın olur mu?