Sanayinin büyüyüp gelişmesi için uygun şartlarda kredi imkanlarına sahip olması gerekir. İş insanının bu kaynağı alabileceği tek kurum bankalardır. Ama Dünya’da farklı uygulamalar da var. Yurt dışı finans şirketleri ve fonlar sanayiciye doğrudan, bankalar olmaksızın kredi desteği verebiliyor. Böyle bir sistem Türkiye’de de olsa ne güzel olur.

Bugün bankalar ya krediyi kendileri veriyor. Ya da KOBİ’leri leasing ve factoring şirketlerine yönlendiriyor. Finans sektöründeki bu tekelin kalkması lazım. Bazı bankalar zor durumdaki sanayicinin elinden tutmak yerine, kredileri geri çağırıyor. Bunu yapan bankaları sanayici uzun yıllar unutmaz. Nasıl bankaların bir kara listesi varsa, sanayicinin de kara bir defteri vardır. Bu deftere giren finans kurumlarının bir daha o şirketlerin kapısından girme şansı yoktur. Ama kötü günde KOBİ’nin yanında yer alan bankayı Anadolu sanayicisi asla unutmaz. Vefa İstanbul’da olduğu gibi Anadolu’da da bir semt adı değildir. Anadolu sanayicisi kendisine yapılan iyiliği de kötülüğü de asla unutmaz.

Hükümetin bu konuda çalışma yaptığını duyuyorum. Ekonomi yönetimi yeni finans kaynakları bulmak için, özellikle yurt dışı fonları, bankaların aracılığı olmaksızın doğrudan KOBİ’lere ulaşmasını sağlanmalıdır. İşte o zaman burnundan kıl aldırmayan sözde KOBİ dostu bankalarımız, kendine çeki düzen verip gerçek işlerini yaparlar.

Bu sistem değişmez ve biri buna çomak sokmazsa, o zaman bankalar; bankacılığı ve para satma işini bırakıp sanayicilik yapmak zorunda kalır. Herkes kendi işini yapsın. Finans kuruluşları ve şirketler iktisattaki otomobil benzin gibi olmalı. Biri yok olursa diğerinin ayakta kalamaz. Varlık sebebi ortadan kalkar. Benden söylemesi.