Prof.Dr. Emin Atasoy, bir dünya coğrafyası uzmanı. TÜBiTAK  Araştırma Bursu’la 205 gün Güneydoğu Asya ülkesi Filipinleri yaşadı ‘’Filipinler Cumhuriyeti / Gezdim-Gördüm-Yazdım’’ adıyla bir esere dönüştürdü ( Medyay Kitapevi). 400 sayfalık eserden öğrendiklerimi sizlerle paylaşacağım.

321 bin km2 ve  7,641 adaya yayılmış olan ve adını işgalci İspanyol Kralı Filip’den alan Filipinler, ABD’nin bir ileri karakolu. Çünkü Çin sularında bir deniz kapısı. 110 milyon nüfuslu ülke yoksul, gelir sadece 3,859 $. Atasoy’dan okuyalım:

-Filipinli ailelerin % 70’den fazlası yoksul ve mutsuzdur.Bu nedenle de ilk fırsatta yurt dışına kaçıp, orada para kazanmayı hedeflemektedirler. 12 milyondan fazla Filipinli dünyanın farklı ülkelerinde işçi, ahçı,çocuk bakıcısı,temizlikçi  ve benzeri işlerde çalışmaktadır. Filipin adalarında yoksulluk bir başkadır…

Nüfusun % 90’ı hristiyan ve işgalci İspanyol misyonerler  getirmiş. Dr. Atasoy’un ifadesiyle ‘’Bu renkli ülkede, hem kültürel şok ve sosyal tezatlar, hem de büyüleyici  doğal güzellikler  ve çirkin varoş sahaları her adımda karşınıza çıkacaktır.  Bu adalar devleti, şaşkınlıklar ve sürprizler ülkesi olarak da tanımlanabilir.‘’

1899-1946 arasında ABD işgalindeydi. Bağımsız ama ABD’ye ikili savunma anlaşmalarıyla derinden bağlı. Ülkede görevli ABD’li askerlerden olma 250 bin Amerasian’lar var. Söz Atasoy’un:

-Zengin bir beyaz Avrupalı, Avusturyalı veya Amerikalı erkek ile evlenmek, en az bir çocuk doğurmak ve bu ülkeden kaçıp gitmek, binlerce genç Filipinli kızın afişe etmedikleri bir amaç, bir hedef, bir istektir.

Bir çok tarım ürününde ihracatçı ama tarımda net ithalatçı ülke, yazarın ifadesiyle ‘’Dünyanın en büyük tarım üreticilerinden birisi olması gerekirken dünyanın en çok tarım ürünü ithal eden ülkeleri arasında yer alması utanç vericidir’’. Sanayinin montajcı yapısına ‘’uyuşturucu cenneti ‘’özelliğini de ekleyelim. Atasoy’un anlatımıyla ‘’Filipin adalarında bir ailenin nasıl geçindiğini ve para kazandığını, kimin çalışıp, kimin çalışmadığını, kimin işe gidip kimin işe  gitmediğini  asla anlayamazsınız. ‘Nereden geliyor bu değirmenin suyu?’  diye sormadan edemiyor insan.’’

Bu ülkeyi Marcos Dönemi’nden (1965-1986) İmelda hanımın 1000 çift ayakkabısıyla anımsıyoruz. Tek Adam Yönetimlerine uygun olarak 2022’de de Marcos’un oğlu seçildi ve şimdi o ülkeyi yönetiyor.

Dünyanın en uzun kıyı şeridine sahip ülkelerinden biri olan bu ülkeyi  bir ‘’gezi rehberi’’ niyetine Prof. Dr.Emin Atasoy’un  kaleminden okumak gerekiyor.