Rusya’nın Ukrayna’ya Şubat ayındaki müdahalesi ile başlayan süreç, dünyayı 3.Dünya Savaşı’nın eşiğine getirdi. Nükleer silahların ne menem  bir tahribata,  hatta  yok oluşa yol açabileceğini anladık…

Bu tehdit içinde ‘’vekalet savaşları‘’nın tanığı olduk. Artık  taraflar  birbirleriyle direk çatışmak yerine,  savaşı  ‘’paralı  ordular‘’ ile yürütüyor. Buysa  gerilimi daha  uzun süreli ama hayatımızdan çıkmışcasına gözükmez  kılıyor.
Vekalet  savaşlarının  görünür nedeni  enerji için  fosil kaynaklara sahip olma dürtüsü. Bu dürtüyü tetikleyen temel neden dünyaya egemen olma yarışı. Çin,75 yıldır  dünya lideri olan ABD‘ye, ciddi bir rakip. Pahası ne olursa olsun,  bunu ele geçirmeye çalışıyor. Rusya ise topraklarını genişleterek dünya liderliğinin  bir yerinde durma çabasında.

2022‘deki çatışmaları dünya liderliği üstünen okumaya çalıştığımızda Orta Doğu, Afrika, Güney Asya ve Latin Amerika’daki çatışmaların egemenlik savaşlarının nedeni olduğu ortaya çıkıyor.         

2022 bize  bir şey  daha öğretti : İktisadi büyüme artık yüksek hızda  oluşmuyor.Çeşitli nedenleri var, en önemlisi hammadde  kaynaklarının sahibi olan ülkelerde  ortaya çıkan yeni milliyetçilik. Bunun sonucunda Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler ‘’yeni normal’’ denilen düşük büyümeyi bir olağan büyüme ritmi olarak kabul etmeleri ve ‘’fakirleştirici büyüme’’ yi adeta kabul etmeleri  gerekiyor.

Hızlı bir ekonomik büyüme olmayınca, Brezilya’daki görünen örneğiyle sabit gelirlililer daha da yoksullaşıyor, halka  dönük çözümler azalıyor, hem de demokratik rejimlerin işi zorlaşıyor.

YEŞİL gazete’nin  önemli bir vurgusu var: 2022 İklim Afetleri Yılı oldu…

İşte bütün bu olgular, demokrasinin  ateşle sınavı… Bu sınav, demokrasi dışı rejim arayışları için bir davetiye kapısı. Bu daveti kabul edip / etmemek yine insanlığın elinde.

İnsanlık tarihi  hep ilerlemek  ve  gerilemek  arasında  bir mücadelenin tarihi değil mi?

Adına uygarlık dediğimiz evreye, bugünlere gelebildiğimize göre bu mücadelenin galibi çoğunlukla ilerleme yanlıları.

Bunun için umut en büyük silahımız, bizi var eden en büyük sermaye…

Ödülleriyle hep yeniyi ve geleceği çağrıştıran dostum, mimar Emre Arolat’ın yeni yıl için kullandığı sözleriyle ‘’inadına umut’’diyerek ‘’merhaba yarınlar’’…

Yaşar Kemal Vakfı, Yaşar Kemal‘in şu sözleriyle yeni yılımızı  selamlıyor: Selam ederim sizin dağlara, çiçeklere / Kurda kuşa, karıncaya, balıklara, böceklere  / Hepinize dağın denizine / Selam ederim ışıklarınıza.

Ben de Yaşar Kemal’a selam olsun diyorum….