30.11.2024
’Muazzez İlmiye Çığ’’ başlıklı yazım için dostlarımdan eleştiriler aldım. Çığ’ın kurup, başkanlığını yaptığı bir vakfın geliştirdiği bir ilaç, hapishanelerde siyasi tutuklular üzerinde denenmiş. Çığ da Vakfın bu etkinliklerinden yana durmuş.
İşin savunulur bir yanı yok… Lambrosovari türden karışık çalışmalar…
Onu daha çok okumam/araştırmam gerekiyormuşum.
Siz dostlarımdan özür diliyorum…
Romanya, 24 Kasım’da bir siyasi deprem yaşadı... Tahminlerin aksine, Cumhurbaşkanlığı seçimleri ilk turunda kendi ifadesiyle Rusya yanlısı ve Putin hayranı olan bağımsız aday Georgescu birinci çıktı. 2000’den bu yana ilk kez ana akımın siyaset paydaşları ‘’oyun dışı’’ kaldı.
Enflasyonun ve işsizliğin sadece %5 olduğu, kişi başına gelirin 20 bin $’a ulaştığı bir ülkede ‘’Rusya korkusunun bacayı sarmış olması’’ çok düşündürücü...
Ama sadece bu etken mi?
Yoksulluk çizgisi altında %17 nüfus yaşıyor. Bu ‘’ekonomik gelişme’’ denilen olayın, herkese değmesi gerektiğini söylüyor. Her taşın altından çıkan siyasetçilerin ‘’yolsuzluk’’ları da bitmedi.
8 Aralık’da, 2.turda ‘’dananın kuyruğu‘’ kopacak. Bir hafta önce, yarın 1 Aralık’da da genel seçim var.
Bu iki seçim ‘’ Demokrasi mi, Rusya güdümü mü?’’ referandum oylaması olacak.
Türkiye-Romanya siyasi ilişkileri 1878 yılına dayanıyor... 1934‘de kurulan Balkan Paktı’nın kurucuları Romanya ve Türkiye idi. Atatürk’ün ‘’ Romanya’ya refah dilerim’’ sözleri, sıkça söylenir. 2024 itibariyle 12 milyar $ olan ikili ticaretin 2027-8‘de 15 milyar $’a ulaşması hedefleniyor.Orta ölçekli iki ülke için fena olmayan bir hacim.
2000’li yılların başında bu ülkeye gelmiştim...
Haraptı!
Türkiye’den gelme şirket sayısı 19.000 kadardı. Sayı büyüktü, çünkü ülke Karadeniz’den gelme fırıncıların cennetiydi. Denizli’li fırın makinası imalatçıları da bu ülkeyi keşfetmişti.
2024, çeyrek yüzyıl sonrası, Romanya’ya tekrar geldiğimde açık işletme sayısı artık 5000’e düşmüştü. 100 kadar şirket büyük ölçek kazanmıştı. Beko, Romanya’nın ilk 4.0 üretim yapan fabrikası olmuştu ve 5000 insan çalışıyordu. Romanya Türk İşadamları Derneği (TİAD) protokolde anlamlı bir yerdeydi ve 152 üyesi vardı.
Romanya, Türkiye’ye sıcak bakıyor...
İzmir Devlet Senfoni Orkestrası’nın anlam kattığı bir 29 Ekim kutlamasına yoksa Romanya Başbakan Yrd. katılır mıydı?
T.C. Bükreş Büyükelçisi Özgür Kıvanç Altan’ın yerinde bir tesbiti var: Romanya’nın Osmanlı’ya dair farklı ve göreceli olarak daha müsbet bir hafızaya sahip oluşu...
Gerçekten de öyle...
Dışişleri E. Bakanı Prof.Dr. Gündüz Ökçün’den ‘’Türkiye için Bükreş Elçisi, Romanya için Ankara Elçisi’nin yeri ayrıdır’’ sözlerini duymuştum.
Bu ilişki renklidir de... Babasının Boydan Beyliği için Osmanlı’ya ‘’rehin‘’ verilen Dimitri Kantemir (1673-1723) saray müziğini notaya geçirdi. Osmanlı İmparatorluğu’nun Yükseliş ve Çöküş Tarihi eseri halen okunur. Kantemir’in İstanbul’da korunan bir evi ve büstü vardır.
Türkiye adını önümüzdeki 100 ay Romanya’da daha çok fazla duyacağımızdan eminim.
Ama Rusya’nın Karadeniz’de, Abhazya-Ukrayna-Moldova-Romanya-Bulgaristan şeklinde oluşturmaya çalıştığı ‘’Rusya Egemenlik Kuşağı Projesi’’ sonuç verirse, bir çok öngörü alt-üst olur, burası da kesin.
Yaşar Kemal ustamız diyor ki: Her yazımda, hergün söylediğim,dilime pelesenk ettiğim gibi, ya demokrasi ya da hiç....